Depresyona giren bir insan diğer insanlarla etkileşimden kaçıyor. Sosyal kaygısı olanlar telefonlarında iletişim kurmayı yüz yüze bağlantılardan daha rahat bulma eğilimindeler.
İnsanlar teknolojinin sosyal etkileşimleri kesintiye uğratma yollarına hızla adapte oluyorlar ve bu da ilişkiler üzerinde ciddi etkileri olan daha derin bir sorunu maskeleyebiliyor. Oklahoma Üniversitesi’nden Juhyung Sun, “Yüksek sosyal kaygısı veya depresyonu olan bazı kişilerin akıllı telefonlarına bağımlı olma olasılığı daha yüksek. İnsanlar bildirimlerine karşı gerçekten hassaslar. Her vızıltı veya ses ile bilinçli veya bilinçsiz olarak telefonlarımıza bakıyoruz” dedi.
NE KADAR CİDDİ HASTASINIZ
Elektronik bir ekrana odaklanmak için arkadaşları görmezden gelmek ile depresyon ve sosyal kaygı arasında bir bağlantı var. Araştırmacılar, bir kişi ne kadar ciddi bir şekilde depresyona girerse, etkileşimlerden kaçınma olasılığının o kadar yüksek olduğunu, sosyal kaygısı olanların telefonlarında iletişim kurmayı yüz yüze bağlantılardan daha rahat bulma eğiliminde olduğunu bildirdi.
DAHA DA KÖTÜLEŞTİRİYOR
Araştırmacılar ayrıca nevrotiklik gibi kişilik özellikleri ile olumsuz duygulara odaklanma eğilimi arasında bir bağlantıya işaret etti. Buna karşılık, başkalarıyla tartışmaktan kaçınmayı tercih eden hoş insanların arkadaşlarıyla birlikteyken telefonlarına daha az odaklanma eğiliminde olduklarını buldular. Depresyon gibi hastalıklar arkadaşlık memnuniyeti üzerinde olumsuz bir etkiye sahip olsa da araştırmacılar aşırı telefon kullanımının sorunu daha da kötüleştirdiğini buldular.