Aşı karşıtlarının 11 Eylül’de İstanbul Maltepe’de düzenledikleri “Büyük Uyanış” adlı mitingde konuşan, başta Akit Yazarı Abdurrahman Dilipak olmak üzere 8 kişi hakkında suç duyurusunda bulunuldu.
Şişli Cumhuriyet Başsavcılığı’na verilen dilekçede, söz konusu kişilerin “tıbbi ve bilimsel olmayan bilgi yayarak ölüme sebebiyet verme” suçunu işledikleri belirtildi.
Nevzat Yılmaz adlı bir vatandaş, Şişli Cumhuriyet Başsavcılığı’na, 11 Eylül’de Maltepe’de aşı karşıtlarının düzenlediği “Büyük Uyanış” mitingi ile ilgili suç duyurusunda bulundu. Nevzat Yılmaz, suç duyurusu dilekçesinde, söz konusu mitingde aşı karşıtı ifadeler kullanan Abdurrahman Dilipak, Hamza Yardımcıoğlu, Sema Maraşlı, Cemil Can, Bora Gencer, Zafer Ege, Erkan Trükten ve Dr. Bilgehan Bilge’nin “Halk sağlığına karşı tıbbi ve bilimsel olmayan bilgi yayarak ölüme sebebiyet verme, Umumi Hıfzıssıhha Kanunu, Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu ve Türk Ceza Kanunu’na muhalefet” suçlarını işlediğini savundu.
Şişli Cumhuriyet Başsavcılığı’nda 26 Ekim 2021 tarihinde işleme alınan suç duyurusu şöyle:
“Mitingin düzenleme komitesi ve Dilipak her gün ölen 200 yurttaşımızın ölümlerinden sorumlu sayılmalıdır”
“11 Eylül 2021’de Maltepe’de ‘Büyük Uyanış’ adlı bir miting düzenleyerek devletimizin salgına karşı aldığı önlem ve kararları yok sayarak miting alanında da virüsün yayılmasına neden olmuşlardır. ‘Büyük Uyanış’ adlı mitingin düzenleme komitesi, yazar Abdurrahman Dilipak ile birlikte her gün ölen 200 yurttaşımızın ölümlerinden sorumlu sayılmalıdır. Kanımca, düzenleme komitesinde yaralan, mitingde konuşma yaptığı basına yansıyan Abdurrahman Dilipak, Hamza Yardımcıoğlu, Sema Maraşlı, Cemil Can, Bora Gencer, Zafer Ege, Erkan Trükten, Dr. Bilgehan Bilge; 1593 Sayılı Umumi Hıfzıssıhha Kanunu,3359 Sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu, 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu ile ilgili diğer yasalara aykırı davranarak salgının yayılmasına aşı karşıtlığını yayarak neden olmuşlardır. Mitingi basından ve televizyondan gören kişilerde az da olsa bilimsel hiçbir dayanağı olmayan aşıya karşı kuşku duyulmasına ve aşının yararsız olduğu düşüncesinin yerleşmesine katkıda bulunmuşlardır. Belki de aşı olduğunda ölmeyecek insanların aşı olmamasını teşvik ederek ölümlerinin önünü açmaları nedeniyle suç işlemişlerdir.”
