Semih Yalçın MHP’nin Cumhur İttifakı’nda yer almasının temel nedenini açıkladı

650x344-mhp-genel-baskan-yardimcisi-semih-yalcinin-oglu-hayatini-kaybetti-1571281071439
Abone Ol

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, “Partimizin AK Parti iktidarlarına günümüz konjonktüründe verdiği desteğin sebeplerini de MHP’nin yıllardır sabır, tutarlılık ve diğerkâmlıkla icra ettiği tarihî misyonunda aramak icap eder” dedi.

“MHP sustuğu takdirde, şehir eşkıyaları köşe başlarını tutacak, halk mahkemeleri kurulacaktır. MHP misyonunu terk ettiği takdirde; şimdilik demokratik özerklik isteyen bölücüler daha cesur şekilde Türkiye’den toprak talep edecekler, bağımsız devlet hayallerini hayata geçirmek isteyeceklerdir” diyen Yalçın, “Ne yazık ki hafıza-i beşer nisyan ile maluldür. MHP; bu nisyanı yani unutmayı ortadan kaldırmak, hafızaları bölücülüğe karışı diri tutmak için Cumhur İttifakının paydaşı olarak siyasi mücadele vermektedir. MHP; sadece halkın susmayan sesi, kamunun vicdanı değil, milletin unutmayan belleğidir. MHP’nin Cumhur İttifakında yer almasının temel nedeni işte budur” ifadelerini kullandı.

MHP’li Yalçın, “MHP ve Milliyetçi Ülkücü Hareket verdiği bekâ mücadelesinden zaferle çıkmıştır” diye konuştu.

“MHP lideri Devlet Bahçeli, bölücü emellerin önünde aşılmaz bir duvar..!”

Öte yandan Yalçın, Korkusuz yazarı Ümit Zileli’nin bugünkü yazısında da tepki gösterdi. “MHP ve onun lideri Devlet Bahçeli’nin bölücü emellerin aşılmaz engel olduğu için Zilli Ümit ve destek verdiği abilerinin saldırısına uğradığının” söyleyen Yalçın, “MHP Lideri Devlet Bahçeli, tutarlı siyasi duruşuyla beka mücadelesinin sembolü olmuştur. Bunun içindir ki MHP’ye dönük saldırılar, karalama kampanyaları Sayın Devlet Bahçeli’nin şahsında temerküz etmektedir” ifadelerini kullandı.

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Prof.Dr. E. Semih Yalçın’ın Ümit Zileli ve MHP ve Lideri Devlet Bahçeli’ye yapılan saldırıların nedeni hakkında Türkgün Gazetesi’ne yaptığı açıklama şöyle:

“MHP ve milletçi-ülkücü hareket verdiği bekâ mücadelesinden zaferle çıkmıştır”

“Korkusuz(!) korkakların gazetesinde kalem oynatan Ümit Zileli; bugünkü yazısında, hem kendisinin hem de başta CHP olmak üzere destek verdiği zillet ittifakı temsilcilerinin şuuraltındaki MHP paranoyasını bütün çıplaklığıyla gözler önüne sermiştir. Zileli’nin ve gönüldaşlarının MHP korkusunu besleyen 70’li yılların tozlu sayfaları arasında, milliyetçi-Ülkücü Hareketin verdiği binlerce şehidin aziz hatırası vardır. Zileli’nin vehim ve safsatalarla masum gibi göstermeye çalıştığı bölücü komünistler; sözünü ettiği yıllarda, yalçın bir kaya gibi karşılarına dikilen Ülkücülerin üzerine aç sırtlanlar misali saldırıp binlercesini şehit etmişlerdir. MHP ve milliyetçi-Ülkücü hareket; şehitler kervanına, askerî darbelere, darağaçlarına, mahpus damlarına rağmen verdiği beka mücadelesinden zaferle çıkmıştır. Tarihte eşi görülmemiş dinamizm ve güçte bir gençlik teşkilatına sahip bulunan MHP; siyaset sahnesinde yer aldığı günden beri hem milletin vicdanı, hem de Cumhuriyet’in varlık refleksi olmuştur. MHP; mevcudiyetini milletin birlik ve bütünlüğüne, devletin bekasına adamış bir serdengeçtiler hareketidir.



“Su uyusa da düşman uyumamaktadır”

Partimizin AK Parti iktidarlarına günümüz konjonktüründe verdiği desteğin sebeplerini de MHP’nin yıllardır sabır, tutarlılık ve diğerkâmlıkla icra ettiği tarihî misyonunda aramak icap eder. Türkiye, 1980 öncesindeki gibi topyekûn emperyalist saldırılara karşı bugün de varlık mücadelesi vermektedir. Su uyusa da düşman uyumamaktadır. Dün komünist militanların eline silah verenler, bugün Boğazları ve bütün varlığımızı tehdit etmek üzere burnumuzun dibinde üsler kurmuşlardır.

PKK’nın Suriye kolu, güney sınırlarımızın hemen ötesinde Türkiye’den gelecekte toprak parçası koparma hülyalarıyla bizzat emperyalist ülkeler tarafından silahlandırılıp donatılmıştır. Türk Silahlı Kuvvetlerinin Suriye’de düzenlediği askerî harekâtlarda ele geçirilen ve Türkiye sınırı istikametinde açıldığı görülen tüneller, Yunanistan’daki üslerle aynı emperyalist tehdidin bir parçasıdır.

2000’li, 2010’lu yıların konjonktürü geride kalmış; Türkiye bölgesinde ve dünyada kendine bağımsız ve şerefli bir yer edinmiştir. MHP’nin tutarlı, ısrarlı ve kararlı politikaları sonucu; Türk devleti bölücü teröre karşı amansız bir mücadeleye girişmiş ve silahlı terörü bitirme noktasına getirmiştir. Ancak alınması gereken çok yol, bitirilmesi gereken çok terör odağı vardır. Türkiye Batı’nın uydusu olmaktan kendini kurtarmıştır, ancak buna karşılık ülkemize yeni bedeller ödetilmek istenmektedir. Saldırılar içeriden ve dışarıdan sürmektedir. Emperyalist Batı tarafından beslenip desteklenen bölücülük; dün olduğu gibi, bugün de Türkiye’nin başındaki belalardan biri olarak karşımızda durmaktadır.

“Zilli Ümit ve abilerinin saldırılarının bundandır!”

Türkiye’nin beka tehdidi bulunmadığını öne sürenler aldanmakta, milleti kandırmaktadır. Bu iddianın sahipleri; içerideki işbirlikçilerle tamamen müstevlilerin dümen suyuna girenlerdir. Kirli oyunu zor bozacak, vatanımız üzerinde hain emeller besleyenleri sadece kararlılık ve güç caydıracaktır. Türkiye’nin yoluna; ekonomiden iç politikaya, dış politikadan uluslararası hukuk ihlallerine kadar farklı konularda tehlikeli mayınlar döşenmiştir. Bölücülerden hiçbir desteği esirgemeyen küresel aktörler, bugün muhalefeti de onlarla aynı hizaya getirmişlerdir. MHP ve onun lideri Devlet Bahçeli; bölücü emellerin önündeki en sarsılmaz duvar, en aşılmaz engel olduğu için Zilli Ümit ve destek verdiği abilerinin saldırısına uğramaktadır.

“Gezi ve hendek kalkışmalarını ve 15 Temmuz ihanetini hatırlayın!”

MHP Lideri Devlet Bahçeli, tutarlı siyasi duruşuyla beka mücadelesinin sembolü olmuştur. Bunun içindir ki MHP’ye dönük saldırılar, karalama kampanyaları Sayın Devlet Bahçeli’nin şahsında temerküz etmektedir. Sayın Devlet Bahçeli siyaset satrancında usta bir oyuncudur ve onu yenemeyenler, şahsı ve partisi aleyhinde her türlü iftira ve yalan kampanyalarına müracaat etmektedir. Sayın Devlet Bahçeli’nin neden bu kadar çok saldırıya, iftiraya uğrayan bir siyasi lider olduğunu merak edenler; Gezi ve hendek kalkışmalarını, 15 Temmuz ihanetini hatırlamalıdırlar. MHP ve onun saygın lideri tökezlediği takdirde; bölücülük sadece Mecliste mazbatalı, kravatlı temsilciler bulundurmakla yetinmeyecek, devletin her kademesine yerleşecektir. MHP geri durduğu takdirde, PKK militanları sokaklara hâkim, devlet dairelerinde ali kıran baş kesen olacaklardır.

“MHP’nin Cumhur İttifakında yer almasının temel nedeni işte budur”

MHP sustuğu takdirde, şehir eşkıyaları köşe başlarını tutacak, halk mahkemeleri kurulacaktır. MHP misyonunu terk ettiği takdirde; şimdilik demokratik özerklik isteyen bölücüler daha cesur şekilde Türkiye’den toprak talep edecekler, bağımsız devlet hayallerini hayata geçirmek isteyeceklerdir. Ne yazık ki hafıza-i beşer nisyan ile maluldür. MHP; bu nisyanı yani unutmayı ortadan kaldırmak, hafızaları bölücülüğe karışı diri tutmak için Cumhur İttifakının paydaşı olarak siyasi mücadele vermektedir. MHP; sadece halkın susmayan sesi, kamunun vicdanı değil, milletin unutmayan belleğidir. MHP’nin Cumhur İttifakında yer almasının temel nedeni işte budur.

MHP; yuvarlak masa etrafında kümelenen ve bir iki milletvekilliği, bir iki bakanlık kapmak için ısrarla bölücülerle aynı karede tutunmayı göze alıp memleketin geleceğini satanları ifşaya devam edecektir. MHP; zillet ittifakı tarafından ekonomik sorunların, küresel gıda krizinin, dış politika gündeminin, yanı başımızda süren ve topyekûn dünya savaşına dönüşme ihtimali yüksek olan Ukrayna-Rusya çatışmasının toz ve dumanı arasına saklanmak istenen gerçekleri metanetle dillendirmekten geri durmayacaktır. Bilinmelidir ki MHP; 53 yıllık tarihî görevini sabır ve kararlılıkla sürdürmekten asla vazgeçmeyecek, siyasi varlığına dönük hayasız saldırıları da sinesinde cesaretle eritecektir. Nihai zafer, Hakk’a ve hakikate inananlarındır.”

Bu Yazıya Tepki Ver


E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir