AK Partili Türkyılmaz’dan milyonluk burs savunması: “CHP’nin başörtüsü hazımsızlığı…”

Rabia İlhan Kalender Fatma Betül Sayan Kaya Ravza Kavakçı
Abone Ol

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) belediye meclisinde, belediye yönetiminde AK Parti’nin olduğu dönemde AK Parti Kadın Kolları Başkanı Rabia Kalender, AK Parti Milletvekilleri Fatma Betül Sayan Kaya ve Ravza Kavakcı’ya verilen milyonlarca liralık burslar tartışma yarattı. AK Parti Grup Sözcüsü Murat Türkyılmaz ise burs tartışmasının odağındaki isimlerin başörtülü olduğunu belirterek “CHP’nin başörtüsüne karşı uzun yıllardır devam eden hazımsızlığının bir göstergesidir bu” dedi.

thumbnail
İlgili Haber
İBB, AK Partili o isimlerden astronomik bursları istiyor

İBB Meclisi’nin şubat ayı oturumlarının ilk birleşimi Yenikapı’daki Dr. Mimar Kadir Topbaş Gösteri ve Sanat Merkezi’nde 1. Başkanvekili Zeynel Abidin Okul başkanlığında gerçekleştirildi. Sözcü’den Özlem Güvemli’nin haberine göre, oturumda siyasi parti grup başkanvekilleri gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

“İngiliz anahtarı lazım”

AK Parti Grup Başkanvekili ve Esenler Belediye Başkanı Tevfik Göksu konuşmasında kar fırtınası sırasında yaşananlarla ilgili İBB’yi eleştirdi. Kar sorunu daha derin tartışılacakken konunun ‘balık’ meselesine kaydığını söyleyen Göksu, şunları söyledi:

“Niye kaydı? CHP’nin parti içi hesaplaşmasından dolayı. İBB başkanı bundan memnun olabilir, enine boyuna kar tartışılmadı diye. İBB Başkanı bir büyükelçi ile yemek yiyebilir. Afiyet olsun. Ama insanların saatlerce trafikte kaldığı bir anda, bir başkanın anlık kararının çok önemli olduğu anda bir misafiri ile balık yemeye gitti.

‘Kariyer planlamam için bana İngiliz anahtarı lazım’ dedi. O yemekte ne konuştukları umurumda değil, beni ilgilendirmez. Ama bir büyükelçi rutinin dışında yaptığı görüşmeleri ülkesine bilgi notu geçer.



İngiliz Büyükelçi nasıl bir bilgi notu geçti diye merak ediyorum. Muhtemelen ‘Ey ülkem sayın İBB başkanı bizimle yemek için İstanbul’un en zor gününde görevinin başından ayrılarak yanımıza gelmiştir.

Bizimle yemek yemeyi karla mücadele kadar önemli olduğunu kamuoyuna açıklamıştır Kendi partisini açığa çıkarmaktan bile çekinmemiştir. Başkanın bize verdiği değer çok yüksektir. Yediğimiz kalkanın karşısında bizim de ona kalkan olmamız münasiptir’ diye not yazmıştır. Yazmamışsa da ayıp etmiştir.”

“İGDAŞ yüzde 23 kârdan vazgeçsin”

Göksu, dünyada küresel kriz yaşandığını belirterek “Hükümet gerek faturalar gerek diğer konularla ilgili her gün yeni düzenlemeler yapıyor. Son dakika bilgisi vereyim içme suyunda KDV yüzde 1’e düştü. Devlet, elektrik ve doğalgazı sübvanse ederken siz Halk Ekmek’e zam yaptınız. Niye Halk Ekmek’i sübvanse etmediniz? Balıkçıyı sübvanse ediyorsunuz, İYİ Parti’yi sübvanse ediyorsunuz. İBB’ye bağlı İGDAŞ doğalgazı yüzde 23 kârla satıyor. Gel bu kârdan vazgeç. İGDAŞ’tan aldığınız yüzde 23 kârdan İstanbullular lehine vazgeçin her türlü desteği vermeye hazırız” dedi.

Salonu terk eden AK Partililere: iktidardan da böyle gideceksiniz

CHP Grup Başkanvekili Doğan Subaşı konuşmasını yapmak üzere kürsüye gelince AK Partili meclis üyelerinin bir kısmı salondan çıkmaya başladı. Subaşı meclis üyelerine tepki göstererek “Duymak istemiyorlar gerçekleri. Çıkacak arkadaş varsa çıksın. Ben zaten size konuşmuyorum, İstanbullulara konuşuyorum, halk beni anlasın bu yetiyor. Gözlüklerimi takayım gidişinizi görmek için. İktidardan da böyle gideceksiniz, yürüyerek, İzmir marşı ile” dedi.

“Hazine bakanı Londra’da İngiliz anahtarı mı arıyor?”

Subaşı, eleştirilere neden olan İBB’nin karla mücadele çalışmaları hakkında bilgi verdi. Subaşı şunları söyledi:

“Ekrem başkan sabah 7’den beri sahadaydı. Akşam İngiliz büyükelçisi ile birkaç saat yemek yedi geri döndü. Kamu yöneticilerinin buna benzer görevleri vardır. İşinin başındaydı. Biz hepimiz alandaydık. 2 saatliğine oraya gitmiş, ‘ne işi vardı orada’ diyorlar.

Göksu konuşmasında dedi ki; kar tartışılmasın diye biz algı yapıp Ekrem başkanın yemeği ile ilgilenmişiz. Yandaş medyada ‘Ekrem başkan karda niye balık yedi’ diye propaganda yapılıyor, onu bile bizim yaptırdığımıza inanıyor.

Hazine ve Maliye Bakanı kaç gündür nerede? Londra’da. Ne yapıyor orada? Para dileniyor demeyeceğim, yakıştırmam, o cümleyi kurmayacağım. Ülkenin zaman zaman ekonomik sorunları olabilir istemeseniz de öyle görevleri yapmak zorunda da kalabilirsiniz.

Size bir Rus atasözü söyleyeyim; evin camdansa başkasının evini taşlamayacaksın. Cumhurbaşkanı Birleşik Arap Emirlikleri’ne gidiyor. Birleşik Arap Emirlikleri 15 Temmuz darbe girişimini  finanse etmedi mi? Hazine Bakanı Londra’da İngiliz anahtarı mı arıyor?”

“Doğalgaz fiyatını İGDAŞ belirlemiyor”

Göksu’nun “İGDAŞ yüzde 23 kârını almasın” önerisi ile ilgili de Subaşı “Doğalgaz satış fiyatına İGDAŞ kendisi karar veremez. Enerji Piyasaları Düzenleme Kurulu karar verir. Yüzde 23 lazımsa kurula söyleyin indirsinler. Bize niye bu konuda akıl öğretiyorsunuz?” dedi.

Geçmiş dönemden kalan İGDAŞ borcunu yeni yönetim olarak ödediklerini hatırlatan Subaşı “İGDAŞ’ın vatandaştan topladığı para sizin döneminizde BOTAŞ’a ödenmemiş.  Yandaşa aktarılmış.  Borcun gecikmesi nedeniyle 900 küsur milyon yaklaşık 1 milyar faiz ödedik. 1.5 milyar borcu, 2.5 milyar olarak ödemek zorunda kaldık” dedi.

“Burslarla ilgili açıklama bekliyoruz”

Subaşı İBB’den önceki dönemde AK Parti Kadın Kolları Başkanı Rabia Kalender, AK Parti Milletvekilleri Fatma Betül Sayan Kaya ve Ravza Kavakcı’ya verilen milyonluk burslarla ilgili AK Parti grubundan açıklama beklediklerini de söyledi.

Subaşı “34 kişiye 62 milyon lira burs verilmiş. Biz bursu 52 bin öğrenciye dağıtıyoruz şimdi. Burslarla ilgili niye konuşma yapmıyorsunuz, bekliyoruz. Bir de hanımefendi (Ravza Kavakcı) diyor ki ‘kimse bana haram yedi diyemez’. Valla onu biz söylemiyoruz. O hesabı başka yerde vereceksin. Biz sana ‘TC mahkemelerinde hesap vereceksin’ diyoruz. Allah’ın hesabı başka bizim hukuki hesabımız başka. İşin dini tarafı ayrı. Çekinmeden ‘bana haram yedi diyemezsiniz’ diyor. Toplumla dalga geçer gibi…” dedi.

“Ortak özellikleri başörtülü olmaları”

Bunun üzerine söz alan AK Parti Grup Sözcüsü Murat Türkyılmaz burslarla ilgili açıklama yaptı. Türkyılmaz “CHP grubu; İstanbul’un 10’larca 100’lerce meselesi varken 15 yıl önce 3 öğrenciye verilen bursu gündem ederek gündemi meşgul ediyor. Haksız, mesnetsiz ithamlarda bulundular” dedi.

2008 yılında İBB’nin çalışanlarına duyuru yaparak kriterleri taşıyan 39 kişiye burs verdiğini, bursların usulüne uygun olduğunu  söyledi.  Ardından Türkyılmaz şu açıklamayı yaptı:

“Son bir şey söyleyip sözlerimi bitireceğim. Ravza hanım, 1999 seçimlerinde başörtülü bir milletvekili olarak seçilmiş, meclisten CHP ve ortaklarının zihniyeti sebebiyle başörtülü olduğu için çıkarılmış Merve Kavakcı’nın kardeşi.

Bugün sözü edilen hanımlar; Fatma Betül hanım, Ravza hanım ve Rabia hanımın ortak bir özelliği var. Üçü de başörtülü.

CHP’nin başörtüsüne karşı uzun yıllardır devam eden hazımsızlığının bir göstergesidir bu. Onlar için makbul bir vatandaş ve makbul bir başörtülü hanımefendinin çalışacağı pozisyonlar milletvekilliği olamaz, bakan olamaz.

Hanımefendilerin yüzde 60-70’inin başörtülü olduğu bir ülkede bir tane başörtülü milletvekiliniz yok. 15 yıl öncesine ait bir mesele ile bugün yapmaya çalıştıkları 967 gün önce vermiş oldukları sözleri unutturmaktır.”

“İBB bütçesini savunmak ahlak meselesidir”

Söz alan CHP Grup Sözcüsü Tarık Balyalı “Savunulamayacak bir konuyu savunmak için bu nafile çabasından dolayı Murat Türkyılmaz’a teşekkür etmek istiyorum. Üstün bir çaba sarf etti. Bahsedilen hanımefendilerin bakanlarımızın, milletvekillerimizin, kadın kolları başkanının bu durumunu savunmak büyük bir maharet işiydi. İBB’nin bütçesini savunmak bir ahlak meselesidir” dedi.

“Uçak biletini bile İBB almış”

Türkyılmaz’ın söylediklerinin gerçeği yansıtmadığını dile getiren Balyalı, 5 kişi sonradan özelleştirilen İDO’da çalıştığı için kayıtlarına ulaşılamadığından burs verilen 39 kişiden 34’üne verilen 62 milyon liralık bursu kalem kalem tekrar anlattı.

Balyalı, şöyle konuştu:

“Bu 34 çalışandan sadece 3’üne ilişkin bir tartışma var. 31 kişiye ilişkin tartışma niye yok? Çünkü bu 3 kişi özel olarak seçilmiş. Kendilerinin doktora ve yüksek lisans bütçeleri İBB’ye ödetilmiş. Biri burs ilanı yapıldığında İBB çalışanı değil.

Kendisi (Fatma Betül Sayan Kaya) 14 Kasım 2008’de işe başlıyor aynı gün içinde Amerika’daki üniversiteden kabulü geliyor ve aynı gün içinde yurtdışı bursu onaylanıyor. İBB çalışanı bile değilken bu burs ilanını nereden duymuş ve muhteşem bir şans eseri işe girdiği gün yurtdışı bursu onaylanmış?

Bahsettiğimiz burs 3-5 bin dolar değil. 20 bin TL ve  85 bin dolar. Bu ülkede binlerce çocuk KYK borcunu ödeyemediği için hacizlerle uğraşırken sayın bakana 85 bin dolar burs verilmiş.

Ravza Kavakcı 155 bin dolar ve 58 bin TL tutarında harcama yapılmış. Elbette hukuka uygun şekilde burs verebilirsiniz ama uçak bileti paralarını veremezsiniz. ABD’ye gidişlerinin uçak bileti paralarını bile İBB ödemiş.

AKP İl başkanlığının sitesinde yer alan Kadın Kolları Başkanı’nın kendi özgeçmişine göre 2005-2015 arasında yurt dışında yaşıyor. Ona da 123 bin TL, 128 bin Euro ödeniyor. Bunların savunulacak yanı yok.”

“Kul hakkına da girer, suça da girer”

Konunun yargıya intikal ettiğini hatırlatan Balyalı şöyle konuştu:

“Hem kendilerinden o dönemde imza atan bütün yetkilerinden geri ödeme talep edildi. Bu paraları ödeyecekler. İstanbul halkının parasını bu şekilde kullanmak kul hakkına da girer, suça da girer. Sayın Ravza Kavakcı ‘Milletvekilliği görevim bittikten sonra İBB’de gelir çalışırız’ diyor.

Kendisi mühendis, ama siyaset bilimi dalında doktora yapıyor. Bizde işe giriş, liyakete göre olur. Ravza hanım gelir başvurur, değerlendirilir eğitimi ve liyakati yeterli bulunursa kendisine dönüş yapılır. Dönüş yapması bu parayı ödemesini engellemez.

Kendisinden ricamız; İstanbul’da zor şartlarda yaşayan binlerce gencimize burs verebilmemiz için bu paraları büyükşehir belediyesine geri ödesinler. Biz gençlerimize burs vereceğiz.”

Bu Yazıya Tepki Ver


E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir