Muğla’nın Milas ilçesi İkizköy Mahallesi’nde bulunan Akbelen Ormanı’nda kömür ocağı açmak amacıyla ağaçların katledilmesine karşı çıkan İkizköy sakinleri ve onlara destek veren çevrecilerin, Kaymakam ve İlçe Jandarma Komutanı tarafından bölgeden uzaklaşmaları konusunda uyarıldıkları belirtildi.
Karadam ve Karacahisar Mahalleleri Doğayı Doğal Hayatı Koruma Güzelleştirme ve Dayanışma Derneği Gönüllü Avukatı İsmail Hakkı Atal, köylüler ve aktivistlerin 100 ağacın kesildiği bölgeyi terk etmeyeceklerini ve yazılı emir istediklerini belirterek, Milas Jandarma Komutanlığı’na ilgili şirket hakkında şikayet dilekçesi verdiklerini belirtti.
Atal, açıklamada, Akbelen ormanındaki ağaçların kesilmesine karşı çıkan İkizköy sakinleri ve onlara destek veren çevrecilerin, orman yangınına rağmen nöbet yerlerini terk etmediklerini söyledi.
Yangına karşın bölgeyi terk etmeyen aktivistlere bu kez Milas Kaymakamı ve İlçe Jandarma Komutanı tarafından bulundukları yerden ayrılmaları için sözlü uyarıda bulunulduğunu belirten Atal, “Yeniköy-Kemerköy Elektrik Üretim ve Ticaret A.Ş., devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmaya teşebbüs suçunu işlemektedir” dedi.
Atal, şöyle konuştu:
“Son 20 yılda yanan ormanın toplamı kadar ormanımız yanmışken Yeniköy-Kemerköy Termik Santralleri’nin yangını ganimet bilerek 100 ağacımızı kesip Akbelen ormanını yok etmek istemesi, Anayasa’nın değişmez hükmü ‘Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmaya teşebbüs’ suçudur. Zira 2021 yılında son 20 yılda yanan ormanımızın toplamı kadar, yani yaklaşık 170 bin hektar ormanımız yanmıştır. Ormanlarımızı yakan iklim değişikliğine neden olan gazların yüzde 30’u termik santrallerin bacasından çıkmaktadır.
“ÜLKENİN BÖLÜNMEZLİĞİNİ KORUMA GÖREVİNE DOĞAL DENGE DE DAHİL”
Ülkemizin ve dünyanın ekonomik çöküşüne neden olan Koronavirüs salgınının en önemli sebebi, termik santraller ve madencilik faaliyetleri olup, termik santrallerin bacasından çıkan partiküllerin üzerine koronavirüslerin yapışarak hayatta kaldığı, termiklerin neden olduğu havası kirli olan yerlerde 9 kat daha fazla koronavirüs vakası olduğu, ayrıca temiz hava koşullarında virus parçacıklarının buharlaştığı, atmosferin üst tabakalarına hareket ederek riskin ortadan kalktığı da bilimsel olarak belirlenmiştir.
2020 Ağustos ayında ise ormanların kesildiği alanlarda Covid-19 virüsünün en az 2,5 kat arttığı ve virüslerin insanlara bulaşma riskinin de yüzde 70 arttığı tespit edilmiştir. Üstelik ülkemizin, yeni Yeşil Mutabakat Antlaşması’nı imzalayarak termik santralleri kapatma sürecine girdiği bilgisi, Ticaret Bakanlığı’nın internet sitesinde de yer almıştır.
‘Türkiye devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür’ şeklindeki temel Anayasa normu, yeryüzü parçası olarak ülkenin doğal, tarihsel ve kültürel değerlerinin azaltılmasını, zedelenmesini ve yok edilmesini yasaklayan bir hüküm olarak anlaşılmalıdır. ‘Bölünmez bütünlük’, Anayasa’nın sonraki maddelerinde devletin yükümlülükleri arasında düzenlenmiştir: ‘Ülkenin bölünmezliğini’ korumak, devletin temel amaç ve görevi olup, bu yükümlülük sadece siyasal anlamda değil, doğal ve ekolojik denge açısından da anlaşılmalıdır.
YANGIN ÖNLEME GÖRÜNTÜSÜ ALTINDA AĞAÇLAR KESTİRİLDİ
Ülkemizin, çocuklarımızın, insanlığın geleceğini tehlikede olduğu iklim krizi ve koronavirüsler çağında termik santralci Yeniköy-Kemerköy A.Ş.’nin üstelik de 170 bin hektar ormanımız yandığı sırada, jandarma, ormancı tüm kamu görevlileri yangın söndürmeyle uğraşırken fırsatı ganimet bilerek 100 ağacımızı kesmesi, Anayasa’nın değişmez hükmü 3. maddesiyle koruma altına alınmış olan devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmaya teşebbüs ve TCK’nın 305. maddesindeki ‘Temel milli yararlara karşı faaliyette bulunmak üzere yarar sağlama’ suçudur. Söz konusu suç maddelerinden dolayı Yeniköy-Kemerköy A.Ş. soruşturma ve kovuşturma açılması talebiyle 8.08.2021 günü Milas Jandarma Komutanlığı’na şikayet dilekçesini kayda geçirdiğimizi kamuoyuna saygıyla duyururuz.”
