İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, İçişleri Bakanlığı’nın İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne “terör teftişi” başlatmasına ilişkin olarak, “Birilerine tuzak kuralım derken kendi kendinize sandıkta şamar yemenin taşlarını döşemeyin” dedi.
İyi Parti lideri Meral Akşener, konuya ilişkin olarak canlı yayında yaptığı açıklamada, “Türkiye huzursuzluktan, gerilimden, ucuz kutuplaştırılmalar üzerinden birbirine düşman edilmekten bıktı. Biz huzur istiyoruz, işlerimizi doğru dürüst yapmak istiyoruz, üretmek istiyoruz. Her dakika başımıza bir iş gelecekmiş tedirginliğiyle bu hayatı sürdürmek istemiyoruz diyor bu insanlar” dedi.
Akşener, şu ifadeleri kullandı:
“Dün önce sayın Erdoğan’ın daha sonra sayın Soylu’nun İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun işe aldığı insanlarla ilgili bir soruşturma başlatıldığını, terör örgütleriyle iltisaklı ve irtibatlı insanların işe alındığına dair duyumlar üzerinden bir çalışma başlatıldığını duyurdular.
Buradan şunu söylemek isterim; beyler gerçekten aklınızı başınıza alın. Milli iradeye her el uzattığınızda o elinizin üzerine şamar yiyorsunuz.
Öncelikle şunu söyleyeyim: Bütün belediyelerde işe alınan insanların GBT’lerine bakılır. Devleti yönetenlerin görevi herhangi bir terör örgütüyle iltisaklı ve irtibatlı olanların bu sorgulamanın karşısında gereğini yapmasıdır.
Terör örgütlerine yardım ve yataklı eden, irtibatlı ve iltisaklı olan insanlar eğer bilinmiyorsa, bilinip bunu işe alanlara dair tuzak kuruluyorsa, zaten bu bambaşka bir biçimde tartışılması gereken bir durumdur, aynı zamanda suçtur.
Gerçekten İstanbul’da daha önce belediyeyi alan Millet İttifakı’nın adayının kazandığı seçimi iptal ettiniz. İstanbullular size 805 bin farkla sizi cezalandırıldı.
Bu millet sandıkta hür iradesi ile attıkları oyların sonuçlarına el uzatanları, milli iradeye el uzatanları her daim cezalandırmıştır. Yapmayın beyefendiler. Birilerine tuzak kuralım derken kendi kendinize sandıkta şamar yemenin taşlarını döşemeyin. Türkiye huzursuzluktan, gerilimden, ucuz kutuplaştırılmalar üzerinden birbirine düşman edilmekten bıktı. Biz huzur istiyoruz, işlerimizi doğru dürüst yapmak istiyoruz, üretmek istiyoruz. Her dakika başımıza bir iş gelecekmiş tedirginliğiyle bu hayatı sürdürmek istemiyoruz diyor bu insanlar. Bunlara kulak verin. Benden söylemesi. Sonra uyarmadı demeyin. “