Türkiye Barolar Birliği Başkanı Erinç Sağkan, organize suç örgütü lideri Sedat Peker’in iktidar mensuplarına yönelik iddiaları ve ifşaatları sonrası, savcıların ve hakimlerin neden harekete geçmediğini değerlendirdi.
Sağkan, yargı mensuplarının bu tutumunun sürekli hissedilen baskı ortamıyla ilgili olduğunu söyledi ve hakimlerle savcıların coğrafi teminatlarının olmadığına dikkat çekti
Halk TV’den ekrana gelen İsmail Küçükkaya ile Yeni Bir Sabah programına konuk olan Sağkan’ın ifadeleri şöyle:
“Maalesef hakimlerin, savcıların coğrafi teminatı yok, korkuyorlar harekete geçmekten, çünkü bunun bir ucu siyasete dayanacak. Dayanmama ihtimali yok, ifade almak için davetlere başladığınızda bir baskı hissedeceksiniz, Cumhuriyet savcılarının şu anki durumunu ben anlıyorum. Maalesef çok somut örnekleri var. Gezi yargılamasında karşı oy kullanan hakimin anında bir başka ile gönderilmesi, Kaşıkçı dosyasının iadesini haksız bulan hakimin bir başka ilçeye gönderilmesi, Geçen gün İzmir’de yaşandığını duyduk, bir siyasi parti il başkanını tutuklamaya sevk eden savcının ve kararı veren hakimin anında görev yerlerinin değiştirildiği… Coğrafi teminatın olmadığı unsurlarda her dönem bu baskıyı üzerlerinde hissederler. Biz onlardan korkusuz cesur kararlar bekliyoruz, ama insanlar, bir düzen kurmuşlar. Bu düzenin içerisinde çocuklarının eğitimi, sağlık gibi bir sistem oturtmuşlar. Ancak herhangi bir işlem yaptıklarında anında bütün düzenlerinin bozulabileceği ihtimaliyle karşı karşıyalar. Hatta daha da ağırı, bir sabah uyandıklarında kendilerini mesleklerinden olmuş kadar ileriye götürebileceğini hissediyorlar. Tabii ki olması gereken cesur bir şekilde çıkıp işlemlerini yapmaları.“