CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı “İmralı” mesajları nedeniyle eleştirdi. Özkoç, “Öcalan ile ilgili diyor ki ‘Öcalan, Demirtaş’ın vermiş olduğu mesajlardan rahatsız.’ Öcalan’ın yeni avukatı Recep Tayyip Erdoğan. Bugünlerde bildiğim kadarıyla avukatlarıyla da görüştürülmüyor. Herhalde bunların aralarında bir kırmızı telefon ya da kırmızı bir kişi var. Bu kırmızı kişi ya da kırmızı telefon, Öcalan ile direk Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı’nı telefonla görüştürüyor. Ne zaman görüştünüz de rahatsız olduğunu size iletti? Baş başa mı görüştünüz, kırmızı telefon ile mi görüştünüz? Aranızdaki samimiyetin derecesi nedir, hangi noktadadır?” dedi.
TBMM’de basın toplantısı düzenleyen Engin Özkoç’un konuşmasının ilgili kısmı şöyle:
“ÖCALAN’IN YENİ AVUKATI RECEP TAYYİP ERDOĞAN”
Öcalan ile ilgili diyor ki ‘Öcalan, Demirtaş’ın vermiş olduğu mesajlardan rahatsız.’ Öcalan’ın yeni avukatı Recep Tayyip Erdoğan. Bugünlerde bildiğim kadarıyla avukatlarıyla da görüştürülmüyor. Herhalde bunların aralarında bir kırmızı telefon ya da kırmızı bir kişi var. Bu kırmızı kişi ya da kırmızı telefon, Öcalan ile direk Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı’nı telefonla görüştürüyor. Kim bu Öcalan? Terör örgütünün lideri. Diyor ki ‘Öcalan rahatsız’ diyor. Soruyorum. Ne zaman görüştünüz de rahatsız olduğunu size iletti? Baş başa mı görüştünüz, kırmızı telefon ile mi görüştünüz? Aranızdaki samimiyetin derecesi nedir, hangi noktadadır? Şöyle mi dedi, ‘Sayın Tayyip Erdoğan ne oldu ben çok rahatsızım bu Demirtaş’tan’ dedi de sen ona ‘ben bunu söyleyeyim mi televizyona çıkacağım şimdi’, deyince ‘söyle söyle sana yetki veriyorum’ dedi de sen TV’de şöyle bir cümle mi kurdun; ‘Öcalan Demirtaş’ın vermiş olduğu mesajlardan çok rahatsız’. Sadece bu söz bile yeri ve zamanı geldiğinde her yola başvurabileceğinin kanıtıdır.
“ÖCALAN HDP’DEN RAHATSIZ, SEN NİYE BUNDAN RAHATSIZSIN?”
Sen İstanbul’da Ekrem İmamoğlu seçimleri kazanmasın diye Öcalan’ın kardeşini devletin televizyonunda konuşturursun. Sen bunu yaparsın. Sen burada kendi oy kaygıların nedeniyle Öcalan ile görüşüp, Öcalan’ın mesajını ulusal bir televizyon kanalından millete duyurursun. Önceden sen aracılar vasıtasıyla duyururdun. Türkçe mektubu başkası, Kürtçe mektubu başkası okurdu. Şimdi aracıyı aradan çıkarmışın. Öcalan ile direkt mesajlarını ileten bir kişi noktasına getirmişsin kendini. Öcalan HDP’den rahatsız ise sen bundan niye rahatsızsın? Sana ne! Öcalan HDP’den rahatsızsa ‘yahu bunların terör örgütüyle ilgisi var, iyi ya birbirlerinden kopuyor, ayrışıyorlar.’ Sen Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı olarak neden bundan rahatsız oluyorsun da kardeşini televizyona çıkaramıyorsun, direkt Öcalan’dan aldığı mesajı millete iletiyorsun. Açıklamak durumunda değil misin?.. Artık Öcalan ile kendisi bizzat onun söylemlerini halka ulaştıran kişi olarak ifade ettiğini biliyoruz. Biz meşru zemin üzerinden TBMM’nin her derde çare olması gerektiğini söylüyoruz. CHP lideri dün ne diyorsa bugün de onu diyor. Sorunları çözecek tek yer TBMM. Recep Tayyip Erdoğan’ın muhatabı sözcüsü olduğu Abdullah Öcalan’dır.
“AĞIRALİOĞLU’NUN MESAJI İTTİFAKI ZEDELEMEZ”
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Demokrasinin yolu Diyarbakır’dan geçer” ifadeleri sonrası İyi Parti Genel Başkan Yardımcısı Yavuz Ağıralioğlu’dan tepki gelmesine ilişkin soruya Özkoç, şu yanıtı verdi:
“İttifakla ilgili kişisel yaklaşımları, ittifakı zedeleyecek durumu yoktur. Kişisel yaklaşımlar sadece o kişileri bağlar. O kişiler de kendi genel başkanları kendi partileri içinde konuşulur. Kişilerin ne söylediğine değil, siyasi partilerin parlamenter sistem ile ilgili yaptıkları kararlı çalışmaları, ekonomiye ilişkin yaptıkları değerli çalışmaları; bizleri ilgilendiren budur. Bekleyenler olabilir. Nifak ile ilgili kaygıları olan yapmak isteyenler olabilir. Dışarıdan müdahaleler olabilir. Biz bunların hepsini demokrasi çerçevesinde söylenmiş sözler olarak görüyoruz. Millet İttifakı birbirine saygı ve özveriyle millet için ne yapılması gerekiyorsa onu yapıyor. Demokrasi söylemi. Her yerde bizim söylediğimiz, Kılıçdaroğlu Türkiye’yi demokrasiyle taçlandıracağız diyen liderimiz. Bu sözünden bağımsız değerlendirmemek gerekir diye düşünüyorum.”