Davutoğlu tercihini yaptı: “Başörtüsü düzenlemesi 400’ün üzerinde bir oyla geçmeli ve seçim gündeminin bir maddesi haline asla getirilmemeli”

ahmet-davutoglu
Abone Ol

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, AK Parti’nin anayasada başörtüsü düzenlemesi ile ilgili üç senaryo sıraladı. Davutoğlu, bu senaryoları sıraladıktan sonra, başörtüsü ve dini özgürlüklerin kazanımları konusu geniş muhafazakâr kitlelerin AK Parti’den kopmaması için çabalayan iktidarın önünün kapatılması ve seçim gündeminin bir maddesi haline asla getirilmemesi için, düzenlemenin 400’ün üzerinde bir oyla geçmesinin en olumlu senaryo olacağını açıkladı.

Sözcü yazarı Saygı Öztürk’e konuşan Davutoğlu, “beni ilgilendiren bundan sonra bu işin nasıl yönetileceğidir” dedi. Öztürk, “AKP’yi, en iyi tanıyan isimlerden birisi olan Ahmet Davutoğlu, Erdoğan’ın ‘gol atma’ çabalarını işte böyle okuyor” diyerek Davutoğlu’nun şu üç önerisini aktardı:

“1- TBMM’de anayasa oylamasında 360 oyun altında kalırsa reddedilir ve gündemden düşer. Bu durumda, Tayyip Erdoğan bu reddi, bütün 6’lı masayı sorumlu tutarak seçim kampanyasını bunun üzerine oturtur. Zaten şu anda başörtüsü ve dini özgürlüklerin kazanımları konusu bu geniş muhafazakâr kitlelerin AK Partiden kopmaması için bir araç haline dönüştü. Halbuki bu özgürlüklerin teminatı, yolsuzlukları yapan bir iktidar değil temiz siyaseti savunan biziz.

2- Oylamada 360 ile 400 arasında bir destek alması bence en vahimi. Bu durumda referanduma gidilir. Referandumda, eğer Tayyip Erdoğan’ın kafasında üç sandık koymak varsa yani milletvekilliği, cumhurbaşkanı ve başörtüsü, bu Kenan Evren’in kendi cumhurbaşkanlığı ile anayasayı aynı anda oylaması gibi bir psikolojik etki uyandıran bir sonuç doğurur. Bu, başörtüsü referandumunun diğer seçimleri etkilemesi sonucunu doğurur. Önceden ayrı bir referandum gibi yapılırsa da ülkenin gündemi olan yoksullaşma, yolsuzluklar, enflasyon, tarımdaki sıkıntılar falan bunlar unutulur. Bir sembol üzerinde siyasi rekabet sürdürülür. Ben bu konunun kesinlikle referanduma gitmemesi gerektiği kanaatindeyim.

3- Üçüncü senaryo; 400 üzerinde bir oyla geçmesi. Bu durumda da cumhurbaşkanının referanduma götürme hakkı var. Bütün siyasi partiler de böyle bir durumda nasıl olsa bu süreç başlamışsa bu süreci tamamlayıp geride bırakabilmek için de 400’ün üzerinde bir oyla geçmesi, kapatılması ve seçim gündeminin bir maddesi haline asla getirilmemesi lazım.

Yazının tamamını okumak için tıklayın



Bu Yazıya Tepki Ver


E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir