İstanbul’da Sarallara yönelik düzenlenen operasyon sonrası dikkat çeken iddialar gündeme geldi. t24 yazarı Tolga Şardan, emniyet kaynaklarından aldığını belirttiği bilgilerle dikkat çeken bir yazı kaleme aldı. Yazıda “Demir Yumruk” operasyonunun arkasında Alaaddin Çakıcı’nın olabileceğini ima eden Şardan, İstanbul’daki Tümör operasyonuna ilişkin ise çarpıcı iddialarda bulundu.
“Gelişmeleri yakından takip eden Emniyet’ten bir kaynağım ‘bu operasyon olmaması gereken bir operasyon’ tanımlamasını yaptı” diyen Şardan, “Soylu’nun bağlantısı olduğu öne sürülen kişiye yönelik organize suç örgütü soruşturması başlatılması, içinde bulunduğumuz atmosferde sadece bir tesadüften ibaret midir?” sorusunu sordu.
Şardan ihtimallerden birinin Soylu’nun imajını kurtarma çabası olduğunu belirtirken, diğer ihtimale ilişkin ise “Bu dosyanın devam eden sürecinde İlyas Saral, yurtdışından sosyal paylaşımlar yapan yeni bir isim olarak karşımıza çıkarsa şaşırmalı mıyız?” dedi.
Yazıdan bir bölüm şöyle:
Ankara merkezli ve 29 kentte yürütülen Demir Yumruk operasyonunda 284 şüpheli, İstanbul merkezli ve 24 kentte yürütülen Tümör operasyonunda 323 şüpheli olmak üzere toplam 607 şüpheli hakkında savcılıklar gözaltı kararları verdi.
***
Ankara’daki soruşturmanın öne çıkan iki ismi var. İlki, Türkiye’nin son 30 yılında organize suç örgütlerinin faaliyetlerinde tanınan iş insanı Erol Evcil. Zeytincilikle başlayan ticari yaşamında yolunun yine çok bilinen isimlerden Alaaddin Çakıcı’yla kesişmesi sonrasında Nesim Malki cinayeti başta olmak üzere kimi karanlık çete olaylarının merkezinde yer alan isim Evcil.
Evcil’in içinde olduğu işlerde Çakıcı’nın ismini eksik bırakmak olmaz. Ki; emniyet kaynaklarından edindiğim bilgilere göre, geçmişte birlikte olan Evcil ve Çakıcı arası Çakıcı’nın cezaevinde olduğu dönemde bozuldu.
İddiaya göre, eskiden kalan 25 milyon dolarlık alacak – verecek işi, soğukluğun baş nedeni. Çakıcı’nın cezaevinden Evcil’e yolladığı “çıkınca mallarına el koyacağım” mesajını dikkate aldığımızda Demir Yumruk soruşturmasının zamanlamasının anlamı farklılaşıyor.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin girişimleriyle cezaevinden tahliye edilen Çakıcı, halen sessizliğini sürdürüyor. Her ne kadar kamuoyunun göz önünde bulunmasa da Çakıcı, geçmişten kalan defterlerin hesaplarını teker teker kapatıyor sanki.
Ankara’daki soruşturmada gözaltıların yapılmasıyla eş zamanlı olarak şüphelilerin şirketlerine kayyım atanması, atanan şirketler arasında Evcil’in şirketlerinin bulunması, adli soruşturmanın ötesinde madalyonun öteki yüzünün fotoğrafını ortaya koyuyor.
***
İstanbul’daki Tümör adlı operasyonun detayları daha ilginç kanımca.
Dosyanın önemli isimleri arasında Sarallar grubu olarak bilinen organize suç örgütü Alaaddin Saral adıyla bilinen İlyas Saral var.
Bu dosyanın süreciyle ilgili ilginç değerlendirmeler de yapılmıyor değil. Bunlardan birisi AKP’yi yakından ilgilendiren Berat Albayrak ile Süleyman Soylu arasında yaşananların gölgesindeki anlatımlar.
Gelişmeleri yakından takip eden Emniyet’ten bir kaynağım “bu operasyon olmaması gereken bir operasyon” tanımlamasını yaptı.
İstanbul’daki kimi mahkemeler ve savcılıklarda Albayrak’ın etkisinin olduğu uzun süre konuşuldu, Yansı sıra Bakan Soylu’nun, İlyas Saral namıdiğer Alaaddin Saral ile yakınlığı Sedat Şahin grubu hakkında hazırlanan bir iddianamede de dolaylı olarak yer alıyor.
İstanbul merkezli olarak, Soylu’nun bağlantısı olduğu öne sürülen kişiye yönelik organize suç örgütü soruşturması başlatılması, içinde bulunduğumuz atmosferde sadece bir tesadüften ibaret midir?
Diğer bir görüş ise; Soylu’nun, zaten bağlantısı bilinen Saral’ a yönelik operasyon yapılmasına yeşil ışık yakarak özellikle Sedat Peker’in bir yılı aşkın süredir devam eden itham ve iddialarıyla yıpranan imajından kurtulmaya çalıştığı önünde.
Bu dosyanın devam eden sürecinde İlyas Saral, yurtdışından sosyal paylaşımlar yapan yeni bir isim olarak karşımıza çıkarsa şaşırmalı mıyız?