Erdoğan: 10 büyükelçinin istenmeyen adam ilan edilmesi talimatını verdim

recep tayyip erdoğan
Abone Ol

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Eskişehir Millet Bahçesi, İl Halk Kütüphanesi ve Yapımı Tamamlanan Diğer Projelerin Toplu Açılış Töreni”nde konuştu.

Erdoğan, iş insanı Osman Kavala’nın serbest bırakılması için açıklama yapan 10 büyükelçi için şunları söyledi:

“Yatıyorlar kalkıyorlar Kavala da Kavala… Kavala dediğin Soros’un Türkiye şubesi… 10 tane büyükelçi onun için Dışişleri Bakanlığı’na geliyor. Bu ne terbiyesizliktir ya… Siz burayı ne zannediyorsunuz ya? Burası Türkiye… Türkiye… Burası öyle zannettiğiniz gibi bir kabile devleti değil. Burada talimat verme gibi bir yola giremezsiniz…

Gerekli talimatı ben Dışişleri Bakanıma verdim. Bu 10 tane büyükelçinin istenmeyen adam ilan edilmelerini hemen halledeceksiniz dedim. Bunlar Türkiye’yi tanıyacak, anlayacak, bilecekler. Türkiye’yi bilmedikleri, anlamadıkları gün burayı terk edecekler.”

‘Selo aşağı Selo yukarı dolaşıyor’, Selo serbest kalamayacak

Selahattin Demirtaş ile ilgili ise Erdoğan; Bay Kemal, ‘Selo aşağı Selo yukarı dolaşıyor’, Selo serbest kalamayacak. Yasin Börü’yü öldüren Selo değil miydi? Şimdi kalktılar onu içeriden nasıl çıkarırız onun derdindeler. Yargı ne diyorsa o, çıkaramayacaksınız” dedi.



Erdoğan’ın açıklamaları şöyle;

“Dünya ekonomisindeki bozulma, enerjiden lojistiğe kadar pek çok alanda aşırı fiyat yükselişine yol açtı. Ekonomisi, dünyayla bütünleşmiş petrol başta olmak üzere sanayisinde kullandığı ürünlerin çoğunu dışarıdan alan bir ülke olarak fiyat artışlarından biz de etkilendik. Enerjide önemli bir bölümünü kendimiz üstlenerek artışı vatandaşlarımıza en az seviyede yansıttık. Bunun bile insanımıza yaşattığı sıkıntıların farkındayız. Yatırımları teşvik edecek, üretimi artıracak, ihracatı teşvik edecek bir politika ile bu küresel krizi ülkemiz için tarihi bir fırsata dönüştürmek istiyoruz. Türkiye’yi faiz, kur, enflasyon kıskacından kurtarmanın yolunun, ülkemizi bu 4 ayak üzerinde yükseltmekten geçtiğine inanıyoruz. Yaşadığımız sıkıntılar geçicidir ama emin olun elde edeceğimiz kazançlar nesiller boyu devam edecektir. Bize karşı muhalefet edenlerin bu ülkenin geçmişinde en küçük bir eserleri bulunmadığını, tam tersine yaşanan nice acıların müsebbipleri olduğunu unutmayınız. Geçmişte inşa edilen her yola, havayoluna, tünele karşı çıkanların ülkeyi kalkındırmak diye bir derdi olabilir mi?

Sizler de görüyorsunuz, Eskişehir’de mevcut suyu içebiliyor musunuz? Bir büyükşehir belediyesinin görevi nedir?  Vatandaşına tertemiz su içirmektir. 2024’e iyi hazırlanacağız. Biz dünyanın yükselen kıtası olarak kabul edilen Afrika’da ülkemizi siyasi ve ekonomik olarak hak ettiği yeri alması için çalışıyoruz.

Neymiş, iktidar olurlarsa devletin uçaklarını satacaklarmış. Sizin zaten işiniz gücünüz bu. Siz ülkeye bir şey kazandırmakla uğraşmıyorsunuz. Siz bu devletin milletin neyi var neyi yok bunları nasıl bir an önce satar elimizden çıkarırız bununla uğraşıyorsunuz.

Biz; altyapı, üstyapı yatırımlarıyla ülkemizi nasıl ayağa kaldırırız bunlarla uğraşıyoruz. Onlar gittikleri yerlerde söyledikleri şey, biz gelince bu uçakları satacağız. Biz ise almaya devam edeceğiz.

Dünyanın en büyük projelerinin ülkemizde inşa edildiği bir dönemde, bunlar ülkeyi ölmüş bitmiş göstermek için bin dereden su getiriyor. Biz onların ülkeyi kötülemek için su getirdikleri o derelere kurduğumuz projelerle, barajlarla, santrallerle milletimize hizmet getiriyoruz. Bunların tek gayesi dışarıdan kulaklarına üflenen sufleleri tekrarlayarak ülke ve milletin hayrı için yapılanlara engel olmak. İzlenen politikayı zayıflatmaktır. Sırf bizi engellemek için terör örgütleriyle birlikte de yan yürürler, darbecilerin yanında da dururlar. Bunlar terörist Selo ile beraber oldular. Bunlarda ar yok. Bunlar Yasin. Börü’yü öldüren Selo değil miydi, oradaki vatandaşları sokağa döken Selo değil miydi? Kalktılar, onu içeriden nasıl çıkarırız bunun gayreti içindeler. Yargı ne diyorsa o! Çıkaramayacaksınız. Selo’nun eşi TV programına çıkıyor. Çocuklarımla masumane oturuyorum diyor. Senin çocukların masumane de, toprak altındaki günahsız vatandaşlarımızın geride bıraktıkları yavruları, Yasin Börü’nün ailesi ne? Onlar masum değil mi? Onlar şu anda anneleri ile beraber masumane yaşıyorlar. Onları nereye koyacaksın. Sen anasın da, Yasin’in anası ana değil mi?

Öbür tarafta yatıp kalkıyorlar, Kavala Kavala. Kavala dediğin Soros’un Türkiye şubesi. 10 büyükelçi onun için Dışişleri Bakanlığı’na geliyor. Bu ne terbiyesizliktir ya? Siz burayı ne zannediyorsunuz? Burası Türkiye Türkiye! Burası zannettiğiniz gibi kabile devleti değil, anlı şanlı Türkiye burası. Burada kalkıp da Dışişleri’ne gelip talimat verme gibi bir yola giremezsiniz. Gerekli talimatı ben de Dışişleri Bakanımıza verdim. Ne yapması gerektiğini söyledim. Bu 10 tane büyükelçinin bir an önce istenmeyen adam ilan edilmelerini hemen halledeceksiniz dedim. Zira, bunlar Türkiye’yi tanıyacaklar, anlayacaklar, bilecekler. Türkiye’yi bilmedikleri, anlamadıkları gün burayı terk edecekler.

 

NE OLMUŞTU?

18 Ekim’de Osman Kavala’nın tutukluluğunun dördüncü yılı nedeniyle ABD, Fransa, Almanya, Hollanda, İsveç, Norveç, Finlandiya, Danimarka, Kanada ve Yeni Zelanda’nın imzaladığı ortak bir açıklama yayımlandı. Açıklama, ABD, Almanya ve Kanada başta olmak üzere bazı ülkelerin Ankara’daki büyükelçiliklerinin sosyal medya hesaplarında da paylaşıldı.

Açıklamada şu ifadeler yer aldı:
“Bugün, Osman Kavala’nın tutukluluğunun başlamasının 4. yıl dönümü. Daha önce verilen beraat kararının ardından farklı davaların birleştirilmesi ve yeni davaların açılması yoluyla davasında süregelen gecikmeler, demokrasiye, hukukun üstünlüğüne ve Türk yargı sisteminin şeffaflığına gölge düşürüyor.

“Kanada, Fransa, Finlandiya, Danimarka, Almanya, Hollanda, Yeni Zelanda, Norveç, İsveç ve Amerika Birleşik Devletleri büyükelçilikleri olarak birlikte, Türkiye’nin uluslararası yükümlülükleri ve iç hukukuyla uyumlu şekilde, bu davanın adil ve hızlı biçimde sonuçlandırılması gerektiği kanısındayız. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin bu husustaki kararları doğrultusunda Osman Kavala’nın derhal serbest bırakılmasının sağlanması için Türkiye’ye çağrıda bulunuyoruz.”

Açıklamanın ardından, 10 ülkenin Ankara büyükelçileri Dışişleri Bakanlığı’na çağrıldı. Salı günü büyükelçiler dışişleri bakanlığına gittikten sonra Bakanlık’tan yapılan açıklamada, “büyükelçilerin uyarıldığı” belirtilmişti.

21 Ekim’de 10 ülkenin Ankara Büyükelçilerinin Osman Kavala’nın serbest bırakılması yönündeki açıklamaları sorulduğunda Erdoğan, “Bizim bunları ülkemizde ağırlamak gibi bir lüksümüz olamaz” demişti.

Bu Yazıya Tepki Ver