Erdoğan, 1915 Çanakkale Köprüsü açılışında konuştu: “Ecdada ithaf ediyoruz”

recep tayyip Erdoğan 1915 Çanakkale Köprüsü

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, 1915 Çanakkale Köprüsü ve Malkara-Çanakkale Otoyolu Açılış Töreni’nde konuştu, “1915 Çanakkale Köprüsü’nü büyük ecdada ithaf ediyoruz.” dedi. “Büyük ecdada ithaf edilen” ve yap-işlet-devret modeliyle inşa ettirilen köprü için günlük 45 bin araç geçiş garantisi verildi. Daha az sayıda araç geçişinde oluşacak fark hazine tarafından karşılanacak.

Köprü dışındaki otoyol kullanımı için de ayrıca ücret alınacağı öğrenildi.

Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

“1915 Çanakkale Köprüsü’nü büyük ecdada ithaf ediyoruz. Bunlar hep aşktır ve aşk kişinin sevdiğinde yok olmasıdır. 1915 Çanakkale Köprüsü’nün ülkemize milletimize şehrimize tüm insanlığa hayırlı olmasını diliyorum. Bu köprümüz de tıpkı 15 Temmuz Şehitleri köprüsü, Fatih Sultan, Yavuz Sultan Köprüsü, Marmaray, Avrasya Tüneli ve şimdi de işte burada Çanakkale’de 6. köprüyü açıyoruz. 140 yıl önce Sultan Abdulhamit Han o köprülerin eskiz çalışmalarını yapmıştı.

‘Kore’yle ticaret hacmimizi 20 milyar dolara çıkaracağız’

Az önce Güney Kore Başbakanı’nı dinledik. Heyecanını gördünüz değil mi? Kore, o zaman herhangi bir anlaşma yokken bizim büyüklerimiz Kore’de savaşa gittiler. Orada şehitler oldu. Orada kabristanları var. Bunlar sıradan bir olay değil. Bunlar aşktır ve aşk kişinin sevdiğinde yok olmasıdır. İşte hep beraber şu anda Kore’yle attığımız bu adımlar inşallah en kısa zamanda ticaret hacmimizi 20 milyar dolara çıkaracağız.

Artık Çanakkale şehitlerimizin aziz hatıralarını sadece mezarlarda değil bu nadide eserle boğazın üzerinde de yaşatacağız. 1915 Çanakkale Köprüsü her bir teknik özelliğiyle de farklı anlamlar taşıyor. Köprü sembollerle dolu, orta açıklığın uzunluğu 2023 metre, Cumhuriyet’in 100. yılını sembolize ediyor. Köprümüzün isminin başındaki 1915 1. Dünya Savaşı’nda Deniz Zaferi’ni kazandığımız yıl, kule yüksekliği 318 metre de Mart’ın 18’ini ifade ediyor.

‘415 milyon avro kazanç sağlayacağız’

Köprümüzün temelini 4 yıl önce bir 18 mart günü atmıştık. Firmalarımız Güney Kore’li ortaklarıyla birlikte kolları sıvadı. 5 binin üzerinde personelin, 740 iş makinasının geceli gündüzlü çalışmasıyla köprümüzü söz verdiğimiz tarih olan bugünkü açılışa hazır hale getirdik. Dünyada böylesine devasa bir eseri bu kadar kısa sürede tamamlayabilecek başka bir ülke var mıdır bilmiyorum. Türkiye orta açıklığı itibarıyla dünyanın en uzun köprüsüne sahip Japonya’yı geride bırakarak, bu alanda ilk sıraya yerleşti.

Marmara’yı otoyollarıyla, köprüleriyle, tünelleriyle çepeçevre kuşatan otoyol projemizin bugün açılışını yapacağımız kısmı evet burayı söylüyorum 2,5 milyar euroluk bir yatırım bedeline sahip. Peki bu 2,5 milyar dolarlık yatırım bize ne kazandıracak. Ülkemizin bu yatırımla sadece zamandan, akaryakıt tüketiminden ve karbon salınımı azalımından kazancı yıllık ne olacak biliyor musunuz? 415 milyon avro.

‘Kamu-özel işbirliği modeli performansında dünyada 13. sıradayız’

1915 Çanakkale Köprümüz ‘Kamu Özel İşbirliği’ de denilen yap-işlet-devret modeliyle inşa ettiğimiz son eserdir. İnşallah bunun devamı gelecek. Burada kalmayacak. Ülkemizde bu modelin 30 yıllık bir geçmişi olmakla birlikte en başarılı örnekleri bizim dönemimizde ortaya çıkmıştır. Dünyada 134 ülke bu modeli farklı sektörlerdeki yatırımlarında kullanıyor. ‘Kamu Özel İşbirliği’ modeli performansında Avrupa’da 3., dünyada 13. sırada yer alıyoruz. Mesela Almanya son 4 yılda 15 milyar dolarlık Kamu Özel İşbirliğine sayalı otoyol projesi yaptı. Amerika’nın açıkladığı 1,5 trilyon dolarlık altyapı projelerinin önemli bir kısmı bu modelle gerçekleştirilecek.”

45 BİN ARAÇLIK GEÇİŞ GARANTİSİ

1915 Çanakkale Köprüsü için günlük 45 bin araç geçiş garantisi verildi.

Projenin üstlenicilerinden biri olan Limak Holding, Türkiye’de devletten en çok ihale olan 5 şirketten biri olarak biliniyor. Bu şirketin adı sık sık Cengiz, Kalyon, Kolin gibi devlerle birlikte anılıyor. Bu inşaat devlerinin devletten aldığı ihalelerde yap-işlet-devret modeli ön plana çıkıyor.

Yap-İşlet-Devret (YİD) modelinde bir kamu altyapı yatırımı veya hizmetinin finansmanının özel bir şirket tarafından karşılanması öngörülüyor. Bu modelde yatırımın maliyetini karşılayan şirket, kamu tarafından belirlenen bir süre içinde maliyetini üstlendiği projenin işletilmesini de üstleniyor.

Şirket bu süre içinde ürettiği hizmeti tarafların karşılıklı saptadıkları bir tarife uyarınca kamu kuruluşlarına satıyor. Belirlenen sürenin sonunda ise şirket işletmekte olduğu tesisleri bakımı yapılmış, eksiksiz ve işler bir şekilde ilgili kamu kuruluşuna devrediyor.

Türkiye’de son yıllarda gerçekleştirilen yatırımlarda sıkça kullanılan bu yöntemde şirketler genellikle devletle yaptıkları sözleşmelerde kullanıcı garantisi alıyor. Örneğin havalimanlarının yapımını üstlenen şirketler yolcu garantisi, otoyol ve köprü yapımını üstlenen şirketler ise geçiş garantisi alıyor. Ayrıca geçiş ücretlerinin yüksek olması durumunda devlet garanti ettiği geçiş ücretinin geri kalanını da şirketlere ödüyor.