Cumhurbaşkanlığı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu‘na seslenerek, “Bay Kemal senin aklın bu işlere yetmez, o da olacak. 18 Mart Şehitler Köprüsü nasıl olduysa, Kanal İstanbul da öyle olacak” dedi. Faizin tek haneye indiğini söyleyen Erdoğan, “Bizim için önce faizdi. Merak etmeyin enflasyon da inecek” ifadesini kullandı.
Konya’da Selçuklu Kongre Merkezi’nde partinin Genişletilmiş İl Danışma Meclisi Toplantısı’nda konuşan Erdoğan, “Türkiye’nin bir numaralı partisi” olduklarını ileri sürerek, “Şu anda da 1 numaralı Türkiye’nin en güçlü partisi olarak ve ayrıca Cumhur İttifakı olarak bu gücümüzü ülkemizin geneline yaymak suretiyle yolumuza devam ediyoruz” diye konuştu.
Erdoğan’ın konuşmasının satırbaşları şöyle:
“Ekim ayı sonunda Konya’da Dünya Karate Şampiyonası düzenlendi. Genç karatecilerimizin 12 madalya kazanarak göğsümüzü kabarttığı bu etkinlik de son derece başarılı geçti. Tüm Konyalı kardeşlerimi, misafirperverlikleri ve başarılı ev sahiplikleri dolayısıyla yürekten tebrik ediyorum. Modern spor altyapısı ve tecrübeyle Konya’nın uluslararası spor organizasyonlarının vazgeçilmez adreslerinden biri olacağına inanıyorum. Bizler de bu konuda Konya’ya desteklerimizi sürdüreceğimize inanıyoruz.
“Sizler bize nasıl sahip çıkıyorsanız, biz de sizin için gece gündüz demeden aşkla çalışıyoruz”
Konya’nın siyasi mücadele tarihimizde özel bir yeri var. Türkiye’nin en zorlu, sancılı yıllarında Konya yerli ve milli duruşuyla, cesareti ve dirayetiyle daima kendinden söz etmiştir. 12 Eylül’den 28 Şubat’ın karanlık günlerine kadar tavrınızı milli iradeden yana koydunuz. Merhum Erbakan hocamıza sahip çıkan Konya, AK Parti’nin de en büyük kalesi olmuştur. Her ne kadar Erbakan hocamızdan sonra kurmuş olduğu partinin varisleri aynı istikamette yürümemişse de biz AK Partimizde yeni bir dönemi başlattık ve Türkiye’nin bir numaralı partisi olduk.
Şu anda da 1 numaralı Türkiye’nin en güçlü partisi olarak ve ayrıca Cumhur İttifakı olarak bu gücümüzü ülkemizin geneline yaymak suretiyle yolumuza devam ediyoruz. Girdiğimiz seçimlerin tamamında Konyalı kardeşlerimizin desteğine mazhar olduk. Bize gönül veren, destek veren tüm Konyalılara teşekkür ediyorum. Biz birbirimizi Allah’ın rızasını kazanmak için seviyoruz. Bu sevdamızı icraat ve eserlerimizle ortaya koyuyoruz. Birileri gibi lafta bırakmıyoruz. Sizler bize nasıl sahip çıkıyorsanız, biz de sizin için gece gündüz demeden aşkla çalışıyoruz.
“Askerine Mehmet adını veren başka hiçbir ülke yoktur”
Kamu yatırımlarından Konya’mız hak ettiği payı alıyor zaten. Şehrimize toplam yatırımımız ne kadar biliyor musunuz? 80 milyar liralık yatırımı Konya’mıza yaptık. Eğitim, sağlık, adalet, güvenlik, ulaştırma, tarım, sanayi, gençlik ve spora her alanda şehrimizi tarihinin en büyük yatırım hamlesiyle tanıştırdık. Konya’mız gelişsin, büyüsün. Benim Konyalı vatandaşlarım birinci sınıf hizmetlere kavuşsun diye samimiyetle garanti gösterdik. Konya AK Parti’nin eser ve hizmet siyasetinin sembol şehirlerinden biri haline gelmiştir.
Konya gönül belediyeciliğin ete kemiğe büründüğü şehirlerimiz arasındadır. Konya Büyükşehir Belediyemiz ve ilçe belediyelerimiz örnek oldu. Konya belediyecilikte örnek bir model ortaya koymuştur. Bizim ölenlerimiz Allah, vatan yolunda şehadete yürümüşlerdir. Yine bugün 3 şehidimiz var. Ama onların kanları yerde evvel Allah kalmayacak! Tüm İslam dünyasını buna dahil ediyorum, askerine Mehmet adını veren başka hiçbir ülke yoktur. Sevgililer sevgilisi peygamberimizin adından geliyor. ‘Muhammed, Mehemmet, sonunda Mehmet’. Daha sevimli olsun diye adını ne yapmışız; Mehmetçik.
Buralara kolay kolay gelinmedi, gelinmez. Onun için de bizim Mehmetçiklerimizi hiçbir zaman bu din düşmanları, bu kafir zümresi bitiremez. Bunu bilerek, buna inanarak bu yolda yürüyoruz. Bu yolda yürümeye devam edeceğiz. Rabbim bizlere de bu şahadeti nasip etsin!
“80 vilayetimizle birlikte Konya için de çalışmaya devam edeceğiz”
AK Partili belediyeler başkalarıyla değil; her alanda kendileriyle yarışmaktadır. Konya yapılan her yatırıma ziyadesiyle karşılık veren katma değere dönüştüren bir şehirdir. Bugün bu gerçeğe Mevlana Meydanı’nda bir kez daha şahitlik ettik. Hamdolsun 100 bine yakın Konyalı orayı doldurdu. O meydan neydi, şimdi ne oldu? Ben bu konuda özellikle Çevre Şehircilik Bakanıma, biraz da Konyalı olmaktan ötürü buraya da torpil geçiyor, onu da söyleyeyim. Çok kısa zamanda Mevlana Meydanı bambaşka güzelliğe kavuştu. Büyükşehir belediyemizle el ele vermek suretiyle bu adımların atılması Konya’nın kendisine yakışan o güzelliği de hamdolsun o meydan kavuştu. Daha güzel olacak.
Konya’nın 15 milletvekili var. 10 tanesi bizde. Yeter mi? Peki ne yeter? Buna hazır mıyız? Buna yürüyecek miyiz? Ana kademe, kadın kolları, gençlik kolları yürüyecek mi? Toplam yatırım bedeli 18 milyar 466 milyon lira olan eserler. Bundan sonra 80 vilayetimizle birlikte Konya için de çalışmaya devam edeceğiz.
Biz birileri gibi musluğun anahtarını değiştirenlerden değiliz. Yatırımları evelallah altyapı, üstyapısıyla birlikte yaparız. Bunlar sadece günü kurtarmanın, savuşturmanın peşinde, biz asla! Attığımız adımlar, hayata geçirdiğimiz projelerle Türkiye Yüzyılı’nı gerçeğe dönüştürmenin derdindeyiz. Evlatlarımıza daha huzurlu, müreffeh, daha güçlü bir Türkiye bırakma hedefiyle çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
“Bana dedikleri şu; Başkan bir taraftan sayın Putin, bir taraftan Zelenesky her iki tarafı nasıl idare ediyorsun?”
Biliyorsunuz, bay Kemal yıllarca bizim şehir hastanelerimizi eleştirdi. Sosyal Güvenlik Kurumu’nu batıran sensin. Bay Kemal’in kötülediği tesisler koronavirüs salgını ile mücadelemizde kritik roller üstlendi. Aynı basiretsizliği Rusya-Ukrayna krizinde yaşadık. Bay Kemal ve yoldaşları bizi Baıya sırtımızı dönmekle, hata yapmakla suçladılar. Sonuçta Türkiye her iki komşusunu da gözeten, krizden çok az etkilendi, hem de tüm dünyanın takdirini kazandı.
Tahıl anlaşması ve esir takasıyla kimsenin cesaret dahi edemediği iki büyük diplomatik zafere imza attık. Devlet başkanları ülkemizin yürüttüğü çabalardan övgüyle bahsediyor. Bana dedikleri şu; Başkan bir taraftan sayın Putin, bir taraftan Zelenesky her iki tarafı nasıl idare ediyorsun? Biz sırdır dedik. Biz kimseyle kavgalı olmadık. Biz düşman kazanma üzerine politikalar oluşturmadık. Biz dost kazanma üzerine politikalar oluşturduk. Şimdi Karadeniz tahılı geliyor mu, geliyor. Her tarafa gidiyor. Sayın Putin dedi ki, ‘bunu birinci derecede fakir ülkelere gönderelim’ dedi. Ücretsiz gönderelim dedi, tamam dedik, biz de varız. Şimdi bu unu fakir fukara ülkelere göndermenin hazırlığı içerisindeyiz.
“Merak etmeyin enflasyon da inecek”
Bay Kemal buna senin hayalin bile ulaşamaz. Bizim icraatimizin ulaştığı yere senin hayalin bile ulaşamaz. Gıda kıtlığı çeken ülkeler rahat nefes aldı. Hamdolsun biz içimiz rahat bir şekilde kışa giriyoruz. Şayet Türkiye Bay Kemal ve şürekasının ipiyle kuyuya inilseydi benzer sıkıntılarla boğuşuyor olurduk.
En sonunda ne demiştim, tek haneliye ineceğiz. Faizde tek haneliye indik mi? İndik. Bunu neyle izah edeceksiniz? Bundan sonra bu böyle devam edecek. Merak etmeyin enflasyon da inecek. Bizim için önce faizdi, faizi tek haneye indirdik. Buradan yatırımcılara sesleniyorum; hep size söyledim gelin başta kamu bankaları olmak üzere size yatırım kredisi vermede kamu bankaları var. Yatırım kredisiyle hedefimiz nedir? Yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla yoluyla büyüme.
“8 Mart Şehitler Köprüsü nasıl olduysa, Kanal İstanbul da öyle olacak”
Dünyada en hızlı büyüyen ülkeler arasına ülkemizi sokacağız. Bunlar şimdiye kadar hiçbir meselede milletin ve memleketin hayrına duruş sergilemediler. Devletimizin bekasını ilgilendiren hususlarda bile karşı tarafın safında yer aldılar. Türkiye DEAŞ’a destek veriyor iddiasını attılar. Milletvekilleriyle ülke ülke dolaşıp, terör örgütünün sözcülüğüne yeltendiler. Bir gecede 252 evladımızı şehit verdiğimiz 15 Temmuz mücadelemizi itibarsızlaştırmaya çalıştılar. Kanal İstanbul gibi vizyon projelerimizi sabote etmeye kalktılar. Bay Kemal senin aklın bu işlere yetmez, o da olacak. 18 Mart Şehitler Köprüsü nasıl olduysa, Kanal İstanbul da öyle olacak.
Denizin altından Marmaray’ı geçirdik. Engellemeseydiler 4 yıl erken bitecekti. Bir de Artvin’de Yusufeli Barajı’nı hidroelektrik santralini yaptık. Tamamen milli bütçeyle yaptık. 35 milyara mal oldu. İnşallah her yıl 5 milyar oradan geri dönüş olacak. 7 yılda kendi kendini finanse edecek. Bay Kemal’in aklı buraya ermez. TOGG, yerli otomobil. Önce fabrikası yok, nerede dedi. Biz buna rağmen davet edelim dedik. Davet ettik, gelmedi. Ortağı da gelmedi. O hiç olmazsa yanından birilerini gönderdi. Şimdi haber göndermişler, doğru yalan bilemem. Gezmek istiyoruz dediler. Bana da sordular davet edelim gelsinler mi, gelsinler dedim.
“Sen PKK’nın uyuşturucu ile ayakta durduğunu bilmiyor musun?”
Görsünler de, olur ya belki hakkı teslim ederler. İnşallah Şubat-Mart TOGG yollara koyuluyor. Herkes sıraya giriyor, ona göre. Konya durmadan bisikletle avunmasın, artık TOGG’la avunsun. Yabancı yatırımcılara Türkiye’ye gelmeyin çağrısında bulundu. Son olarak Türkiye Cumhuriyeti devleti ile uyuşturucu ticaretini yanyana getirdi. Böyle bir şey olur mu? Bu kadar gözlerini kararttı. Ya Kemal kendine gel. Senin yanındaki PKK’nın parlamentodaki uzantılarla yürümedik biz bu yollarda, sen bu yollarda onlarla yürüdün. Sen PKK’nın uyuşturucu ile ayakta durduğunu bilmiyor musun? Biz PKK’nın uyuşturucuyla ilgili olarak, kökleri, askerim, polisim toplayarak, imhasını yaparak bu mücadeleyi sürdürüyor. Sen birileri ile karıştırdın bu işi. Her zaman karıştırdığın gibi.
Hamdolsun sanayi, teknoloji, savunmada attığımız adımlarla, yüzde 20’si yerliydi. Şimdi savumada yerlilik oranımız yüzde 80’e çıktı. 20 yıl önce bizim İHA’mız mı, SİHA’mız mı vardı? Bizim Kızılelmamız mı vardı? Ama şimdi bunların hepsi var. Daha Başbakan görevini almamıştı.Seçimi kazanmıştık. AB ülkelerini dolaşıyorduk. Süratle seçimi kazanan partinin genel başkanı olarak Amerika’ya gittim. O zaman oğul Bush vardı. Dedim ki, ‘Sayın Başkan bize söz verdiniz ama şu anda bize İHA bile göndermiyorsunuz. Biz terörle mücadele etmeyecek miyiz?’ O zaman da Rize dışişlerine bakıyordu. Çağırdı, ‘Türkiye’ye süratle İHA gönderelim’ dedi. Bize o zaman İHA verdiler.
“Dünyanın hiçbir yerinde Borsayı hedef alan muhalefet liderine rastlayamazsınız”
Biz zannettik kalacak bizde. 24 saat bilemedin 48 saat kalacak şekilde verdiler. Biz o İHA’larla koordinatları, teröristlerin kaldığı yerleri tespit ediyorduk. Allah rahmet etsin, o zaman Özdemir Bayraktar ağabeyimiz kalktı, çocuklarıyla beraber adımı attı ve ilk etapta İHA’yı onlar yerli olarak üretmeye başladılar. Aradan kısa süre geçti, SİHA’yı da yaptı. O İHA o SİHA ve şimdi tabii ihracata da başladılar. Bizim bütün kuvvetlerimiz bunları kullanıyor. Şimdi bir de Akıncı’yı ürettiler. Şimdi Akıncı’nın özelliği; F-16’ların taşıdığı bombayı Akıncı da taşıyor. Şimdi bir de Kızılelma var. Bu hedeftir, ufuktur.
İnşallah şimdi fazla değil 2023’ün sonuna doğru seri üretime geçmiş olacak. Dua edelim; Rabbim yardımcıları olsun. Bırakın Türkiye’de siyaset yapan, dünyanın hiçbir medeni ülkesinde böyle bir alçak yaklaşım, bu CHP’nin yaptığı gibi görülmemiştir. Hiçbir muhalefet böyle bir yaklaşım ortaya koymaz. Ama bizde koyar. Ne yaparsanız yapın. Kendileri ‘biz başarılı oldular, iyi yaptılar mı diyeceğiz’ dediler Meclis’te. Siz demeyin, benim milletim diyor. Dünyanın hiçbir yerinde Borsayı hedef alan muhalefet liderine rastlayamazsınız.
“Müfterilere fırsat vermememiz çok önemlidir”
Biz bunun işin mevcut yönetim elinde CHP Türkiye’nin içine sokulmuş bir Truva atıdır diyoruz. Biz işte bunun için CHP emperyalistlerin oyuncağı haline dönüşmüş yapıdır diyoruz. Bay Kemal ve şürekasından ülkemize ve milletimize hiçbir hayır gelmez diyoruz. 2023 seçimleri Türkiye’nin önüne yeni ufuklar açmakla kalmayacak, inşallah bu sefil siyaset anlayışından kurtuluşunun da miladı olacaktır. Cumhuriyetimizin 100. yılını kutlarken Türkiye Yüzyılı’na güçlü bir giriş yapacağız.
Tam 8 aydır toplanıp dağılmaktan başka iş beceremeyenlerin 2023’te kaybedeceklerini anladıkça şimdiden sandığa gölge düşürmeye yöneldiklerini görüyoruz. Sandık güvenliği konusunu tartışmaya kirli niyetlerini ifşa ediyorlar. AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak hep yaptığımız gibi gerekli tedbirleri alarak bu müfterilere fırsat vermememiz çok önemlidir. Bunun yolu da sandıklarda gözümüz kulağımız olan müşahitlerimizin, ilçe ve il teşkilatlarımızın, hepsinin koordinasyonunu yapacak genel merkezimizin yapmasından geçiyor.
“Karşımızdakiler çapsızlıklarını örtmek için yalan ve iftira siyasetine sarılsalar da biz hakikatin aydınlık yolundan asla sapmayacağız”
Az önce 3 bin kadın üyeden bahsedildi. Mesele bu. Tabandan tavana uzanan anlayışla, 7 gün 24 saat sahada olacak, eksiklerimizi giderecek yarın seçim olacakmış gibi çalışmalarımızı yürüteceğiz. Muhalefetin dağınıklığı karşısında rehavete kapılmayacağız. Özellikle provokasyonlara prim vermeyeceğiz. Onlar engellemek için çırpınsalar da biz eser üretmeye devam edeceğiz.
Karşımızdakiler çapsızlıklarını örtmek için yalan ve iftira siyasetine sarılsalar da biz hakikatin aydınlık yolundan asla sapmayacağız. Milletimize muhabbetle, şefkatle yaklaşacak, gönülleri kazanmak ve kalpleri fethetmeye gayret edeceğiz. Ülkemizin son 10 yılında ardı ardına yaşadığımız badirelerin, dolaylı sıkıntıların elbette farkındayız. Ekonomik dalgalanmaların insanlarımızın üstünde bıraktığı olumsuz etkileri çok iyi biliyoruz. Yürüttüğümüz hazırlıklarla inşallah seçim tarihine kadar bu olumsuzlukların çok önemli bölümünü ortadan kaldırmış olacağız. Ülkemize istihdamdan ihracata pek çok alanda rekorlar kırdırmaya, nice abide eseri tamamlayarak hizmeti açmaya devam ettik, devam edeceğiz.
“Bay Kemal SGK’nın başında iken hastalarımızı rehine alıyorlardı”
Dış politikada ülkemizi getirdiğimiz seviyenin siyasi ve ekonomik etkilerini akıl ve vicdan sahibi herkes görüyor. Önemli olan bunları milletimizin her ferdine teker teker anlatmamız gerekiyor. Şu anda her yavrumuz okula başlarken sırasının üzerinde kuşe kağıttan kitaplarını görüyor mu? Biz kitap bulamazdık. Kırtasiye dükkanında sıraya girerdik. Şimdi böyle bir sorun var mı? Yok. Aynı şekilde yardımcı ders kitaplarını verdik. Daha önce böyle bir şey var mıydı? Sağlıkta elhamdülillah şu anda Türkiye’de sağlıkla ilgili fiziki noktada sorun yoktur.
Şu anda 20 şehir hastanemiz var. Büyükşehirlerin tamamına inşallah bu şehir hastanelerini yaygınlaştıracağız. İstanbul’da 45 günde iki tane şehir hastanesi yaptık. Koronavirüs salgınının olduğu dönemde bir ilaç gibi geldi. Çam Sakura ful çalışıyor. Ankara’da şu anda iki tane şehir hastanemiz var. Her ikisi de 4 biner odalı dev şehir hastanesi. Bay Kemal SGK’nın başında iken hastalarımızı diyelim ki öldü, rehine alıyorlardı. Bunların gidecek yeri yok. Ama bu ülkenin toprakları bu, herkese yatacak yer çıkar.
“Durmak yok, yola devam diyecek”
Eğitimde başardık elhamdüllilahl. 81 vilayetimizin tamamında üniversitemiz var. 76 üniversite yeter dediler. Ama bizim derdimiz neydi? Benim Iğdır, Muş’taki evladım, yavrum üniversite için kalkıp Ankara, İstanbul, İzmir’e gelmesin. Bizim doçentlerimiz oralarda derslerini versin. Bir ara tutturdular biz Türkiye’nin 100 sorununu 1 yılda çözeriz. Neyi çözüyorsun? Hayatları yalan. Akşam yalan, sabah yalan. Durumları bu. Şu anda elhamdülillah 850 bin öğrenciye Kredi Yurtlar Kurumu’nda hizmet veriyoruz.
Bu yıl Ramazan ayından itibaren sahaya güçlü çıkartma yaparak seçime erkenden hazırlanmaya başladık. Genel merkez, milletvekilleri, bakanlarımızla yürüttüğümüz saha çalışmalarımızın müsbet yankılarını her yerden alıyoruz. 2023 ülkemiz ve özellikle de gençlerimiz için bu kadar önemli bir kader seçimidir. Bizim buna uygun şekilde hareket etmemiz şarttır. Yarın İstanbul’da Galatasaray’a ait dev İstanbul stadyumunda büyük bir toplantı yapacağız. Orada İstanbul teşkilatının ön hazırlıklarını yapacağız. Yaklaşık 50 bin civarında katılımın olacağı toplantı yapacağız.
