“Sürtük” tartışmaları gündeme damga vurmaya devam ediyor. Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Tayyip Erdoğan‘ın dünkü grup toplantısında yaptığı konuşmada Gezi Parkı eylemlerine katılanlar için kullandığı ‘sürtük’ kelimesini prompterdan okuyarak söylediği öne sürüldü. Aynı ifadeler, Cumhurbaşkanlığı sitesine de eklenerek, galiz ifadenin sorumluluğu prompter’a yüklendi.
Erdoğan, Gezi Parkı eylemlerinin 9. yıl dönümüne değindiği konuşmasında, “Bezmialem Camii içinde bu teröristler bira şişeleriyle caminin içini pislemişti, bunlar böyle, bunlar çürük, sürtük!” ifadelerini kullandı.
Bu sözlerin ardından yandaş medya, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a sansür uygulayıp, “sürtük” ifadesine haberlerinde yer vermezken, söz konusu ifadenin konuşma metninde yer almadığı, Erdoğan’ın metnin dışına çıktığı iddiaları gündeme gelmişti. görüntülerde de Erdoğan’ın, “sürtük” ifadesini kullandığı bölümde, konuşmasını okuduğu prompterlara değil, kürsüden AK Parti grubuna bakarak yaptığı görülüyordu.
Diken’in AK Parti kulislerini kaynak gösterdiği haberine göre ise; Erdoğan infiale yol açan bu sözleri ani bir çıkışla söylemedi.
“CUMHURBAŞKANIMIZ METİN DIŞINA ÇIKMADI”
Haberde, AK Partili bir milletvekili, Erdoğan’ın ‘sürtük’ kelimesini spontane kullanmadığını, “cumhurbaşkanımızın ekibinden öğrendiğim kadarıyla” diyerek” açıkladı:
“Cumhurbaşkanımız grup konuşmalarına büyük önem verir. Hazırlığı da günler öncesinden yapılır, gündemli her konuya değinilir. Bu konuşmada da benim de cumhurbaşkanımızın ekibinden öğrendiğim kadarıyla önceden hazırlanan metnin dışına çıkılmadı. Bana kalırsa bugünkü konuşmayı buradan değerlendirmek yanlış. Batıya karşı bir manifesto niteliği taşıyan bölümler var. Asıl burayı konuşmalıyız.”
İHALE METİN YAZARINA MI, İLETİŞİM OFİSİNE Mİ KALACAK?
Çok tepki çeken ve Erdoğan’ın gündeme getirdiği pek çok konunun gölgede kalmasını sağlayan “Sürtük” çıkışının ardından, yandaş basın bile ifadeyi kullanmayıp, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı sansürlerken, İletişim Başkanlığı ilginç bir hamle yaparak, konuyu örtmek yerine, söz konusu ifadeyi içeren konuşma metnini Cumhurbaşkanlığı sitesine ekleyerek sorumluluğu üzerine aldı.
Tartışmaya nokta koymak, söz konusu ifadenin sorumluluğunu, metin yazarına ve/veya İletişim Başkanlığı’nın sahiplenmesi anlamına gelen bu hamle, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı, galiz ifadenin yükünden kurtarma hamlesi olarak dikkat çekti.