Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in “Şuşa Beyannamesi”ni imzalaması Ermenistan’da farklı yankılandı. Ulusal Bilimler Akademisi’nden Türkolog Ruben Safrastyan, “Şuşa Anlaşması” adlı belgede üç mesaj görüyorum” dedi ve şu yorumu yaptı: Önce Ermeni halkına hitaben bir mesajdı ve bununla “Bakın, savaşı kazandık ve size karşı saldırganlığımızı, baskımızı sürdüreceğiz” diyorlar.
İkinci mesaj bölgeye yöneliktir. Jeopolitik bir birim olarak Türkiye-Azerbaycan tandemi, Kafkasya’da yeni bir dönemin başladığını gösteriyor; Türkiye’nin hakimiyet aşaması. Türkiye, bölgedeki yayılmacı politikasında yeni bir sayfa açtığını zorla gösteriyor. Ancak şunu da unutmayalım ki, Türkiye’nin etkisinin güçlenmesi, Rusya’nın etkisinin zayıflaması nedeniyle mümkündür. Son olarak, bu bildiride pan-Türki bir mesaj da olduğuna inanıyorum.
Türkiye, “Görüyorsunuz, Azerbaycan ile iş birliği yaparak böylesine önemli bir zafer elde etmeyi başardık” diye dünyaya gösteriyor. Şuşa ise Türk kültürünün merkezlerinden biri olacağını ilan ederler. Trump’ın aksine Biden, Güney Kafkasya’da aktif olmaya çalışıyor. ABD’nin AGİT Minsk Grubu eşbaşkanlarının arabuluculuk rolünün yoğunlaştırılmasından yana olması tesadüf değil. ABD’nin bölgemizde aktif hale geldiğini söyleyebiliriz.
İşte o mesajlar;
1- Bakın, savaşı kazandık size karşı saldırganlığımızı, baskımızı sürdüreceğiz.
2- Türkiye, bölgedeki yayılmacı politikasında yeni bir sayfa açtığını gösteriyor.
3- Bu bildiride Pan-Türki bir mesaj var. Suşi Türk kültürünün merkezi olacak
