Gazeteci Fatih Altaylı, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Tayyip Erdoğan ile CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun halk üzerinde yarattığı etkiyi karşılaştırdığı yazısında, “Kemal Bey’in bir köpeği olsa idi muhtemelen sahibi eve geldiğinde o bile heyecanlanmazdı” yorumunu yaptı.
Altaylı, kendi internet sitesinde kaleme aldığı, “Kılıçdaroğlu’nun kılı olmak isteyen gördünüz mü!” başlıklı yazısında, “Cumhurbaşkanı Erdoğan yaşlansa da, 20 yıllık iktidarın yıpratmasına maruz kalsa da, yürümekte zorlansa da, merdivenlerden yardımla inse de, hastalık iddiaları sosyal medyayı sarsa da, hala ve her şeye rağmen heyecan verici bir liderdir. Hâlâ birileri onun kılı olmayı arzulayabilmektedir” dedi.
“Kemal Kılıçdaroğlu’nda eksik olan budur, bu heyecan vericiliktir” yorumunu yapan Altaylı, şu ifadeleri kullandı:
“Kimse Kemal Bey’in heyecan veren, kitleleri etkileyen bir lider olduğunu söyleyemez. CHP’nin genel başkanı siyaseten en sert cümleleri söylerken bile heyecan vermiyor. Masayı yumruklarken dahi inandırıcı değil, içten biçimde doğal olarak yumruklamıyor. Muhtemelen hayatında masa dahil hiçbir yere yumruk atmamış, o kadar belli ki! Zaten kendisi de heyecanlanmıyor, kötü bir öfke taklidi yapıyor. Öfkesi bile gerçek değil. Çünkü ‘Ateşli’ değil. Hayatının hiçbir döneminde de olmamış, içinde alev alan bir şey barındırmamış. Bu yüzden de herhangi bir şeyin ne gerçekten karşısında olmuş, ne de yanında.
İyi okumuş, iyi öğrenmiş, beyefendi biri olmuş. Ama bu bürokratlık, siyasi bir liderde olması gereken tüm özellikleri silmiş götürmüş. Emekli olunca da kimi emekli bürokratlar ve askerler apartman ya da site yöneticisi olurken, ona denk gelmiş siyasi lider olmuş ama olduğu olacağı bu kadar olmuş.
İçinde ateş yanmadığı için başkalarını da ateşleyemiyor, heyecan yaratamıyor, Bu yüzden de seri biçimde seçim kaybediyor. Bu yüzden muhalif seçmen, Kemal Kılıçdaroğlu’na rağmen ona kazandırmaya, o seçmeni değil, seçmen onu heyecanlandırmaya çalışıyor.
Kemal Bey’in evinde bir köpeği var mı, bilmiyorum. Ama evinde köpeği olanlar bilir, sahibi eve gelince köpekler heyecanlanır. Kemal Bey’in bir köpeği olsa idi muhtemelen sahibi eve geldiğinde o bile heyecanlanmazdı. Velev ki, MYK’da kendisine bir görev vermesin!”