HaberTürk gazetesi yazarı Fatih Altaylı, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu‘nun İstanbul Havalimanı’nda çöken kargo tesisine ilişkin olarak, “Burası geçici bir yapı. Havalimanının 7 kilometre dışında bir yapıydı. Zaten yıkılacaktı. Havalimanını ilgilendiren bir durum yok” açıklaması yapmasına ilişkin olarak, “Umarım enkaz altında kalan görevli de, zaten yıkılacağını biliyordur bu hangarın“ düşüncesini dile getirdi.
Yoğun kar yağışı İstanbul Havalimanı Turkish Cargo bölümünde çatı böyle çökmüştü. Aldığımız bilgilere göre; olayda 2 kişinin öldüğü ve enkaz altında kalanların olduğu (iddiaları!) var… Gerçek olmaması ümidiyle… @yhyustun @TK_TR pic.twitter.com/MfZRwQQuKc
— Ali TARAKCI (@alitarakcii) January 26, 2022
ALTAYLI: “UMARIM ENKAZ ALTINDA KALAN GÖREVLİ DE ZATEN YIKILACAĞINI BİLİYORDUR BU HANGARIN…”
Altaylı yazısında, “Havalimanında üzerinde biriken karı taşıyamayarak çöken THY kargo ambarı ile ilgili açıklama bana Akşehirli ünlü bir ismi hatırlattı. ‘Çökmeseydi de zaten yıkacaktık.’ Umarım enkaz altında kalan görevli de, zaten yıkılacağını biliyordur bu hangarın. Onun sağlık durumu hakkında da net bir bilgimiz yok şimdilik.” ifadesini kullandı.
Altaylı şunları kaydetti:
“Ben ise Türk Hava Yollarında çalışan bir mühendisten bu kargo ambarı ile çok önemli bir bilgi aldım.
“Fatih Bey, çöken kargo binasının yapımında THY adına görev almış biri olarak bilgi vermek isterim. Orası geçici kargo binasıydı. Hesapları incelenirken de ilgili direktöre buradaki yanlışlıkla ilgili bilgi verildi ve uyarıldı.
Kar yükü, rüzgar yükü gibi verileri o bölgeye göre değil de ya Atatürk Havalimanı’na ya da Sabiha Gökçen’e göre almışlardı. Proje bölgeye uygun görünmüyordu. Yapım konusunda ise hiçbir sıkıntı yok. Proje ne ise yapılan da o. Eksiği fazlası yok.
Yanlış olan proje. Ancak projeyi hazırlayan yabancı olunca sorumlu da olmuyor.
Müellif diye geçmiyor. Ana müteahhidin de projeler tam olarak baştan verilmemesinden dolayı fenni sorumluluğu gidiyor. Olan halkın parasına oluyor. Hızlı olsun diye maliyet + kârla yapılan bir proje zaten. Bazı yerlerde duyuyorum ‘Malzemeden mi çaldılar’ diye.
O mümkün değil.
Müteahhit tuvalet kağıdının bile parasını alıyor. Malzemeden çalmadıkça kârı artıyor. Çalmaz yani.
Ne kadar masraf o kadar kâr.
Kontrollükte de sıkıntı yok. Bizzat kefilim. Ölçümsüz, bölgeye göre değerlendirme yapılmadan projeye başlamaktan ve ‘geçici’ olmasından dolayı tasarımın umursanmamasından kaynaklı bu çökme. Ez cümle o göçükten kimseyi sorumlu tutamayacaklar.
Zaten yıkılsın da isterler.”
Bu bilgiler bana geldiğinde henüz “Zaten yıkılacaktı” açıklaması yapılmamıştı.
Ama perşembenin gelişi çarşambadan belli imiş.”