AKSOY Araştırma Şirketi’nin kurucusu Ertan Aksoy; gündemdeki son gelişmeleri, verilere dayalı analizlerle, siyasilerin gündem belirleyen açıklamalarını ve bu açıklamaların toplum üzerindeki etkilerini değerlendirdi. İşte Ertan Aksoy’un bu haftaki değerlendirmesi…
Birkaç yıldır, ülkenin gerçekleri ile iktidarın gündemi arasındaki bağ önemli oranda koptu. İktidar, yaratmış olduğu problemlerin konuşulmaması için geri kalan her şeyi konuşmaya hazır.
Seçmenin öfkesinin merkezinde yoksullaşma var. İktidarın, orta, orta üstü ve üst sosyo-ekonomik statü grubundaki seçmende oy kaybetmesinin nedeni de bu. Elinde kalan kadroların yetenek kapasitesi ise bu sorunu çözmekten öte sorunu gizleme veya gündemi değiştirmeye yetiyor. Bu nedenle, sabah akşam “seccadeye bastı basmadı” vb. tartışmalar içerisine düşürülüyoruz.
Seçime çok az bir süre kaldı. Kalan sürede, toplumdaki yoksullaşma ve iktidar değişiminde yaratılacak refah artışı dışında konuşulan birçok konu iktidara örtük destektir. İktidarın zaman kazanmasına, daha fazla oy kaybetmemesine hizmet eder.
İktidar bloğu, yarattığı makro ekonomik sorunlarla baş edemediği için, kalan süreyi bir gündem saptırmayla, iki de manevi tatmin yaratma çabasıyla geçirecek. Mesele şu ki, biz ne yapacağız? Bana göre yapmamız gereken, iktidarın manevi tatmin çabasında o alanda rekabet etmeye çalışmak yerine, maddi tatmine ve somut ihtiyaçlara dayalı ürettiğimiz doğru politikaları savunmaktır.
İçinde bulunduğumuz günlerde AK Parti, seçmene sürekli olarak insansız hava araçlarını ve TOGG’u anlatıyor. Bakanlar, çocuklar gibi şen TOGG ile tur atıyor. Erdoğan, son çalışılan insansız hava aracı Kızılelma’nın önünde fotoğraf veriyor. Elbette bu tesadüf değil. Çünkü bu iki konuyu ölçtüğümüzde insanların duygusunun “gurur” olduğunu görüyoruz. İHA’lar ve TOGG seçmene gurur veriyor. Ekonomik krizler toplumsal onuru zedeler. Bu nedenle “gurur”, özellikle şu dönemde karşılık bulacak bir duygu. Yani AK Parti’nin bu hamleleri doğru fakat eksik.
Aynı zaman dilimi içerisinde muhalefet ise gıda fiyatlarından yola çıkarak beslenme sorununa, özellikle de çocukların beslenme sorununa işaret ediyor. Devlet okullarında çocukların beslenmesinin devlet tarafından karşılanacağını vadediyor. Eminim ki birçok insan, yüksek teknolojili Kızılelma’ya karşı soğan fiyatlarını yarıştırmanın doğruluğuna dair şüphe duyuyor ve belki de zayıf kaldığına inanıyor. Peki öyle mi? Gelin yanıtını birlikte arayalım.
Bu hafta muhalefetin ve iktidarın öne çıkardığı konuların hangisini vatandaşın daha çok önemsediğini anlamaya çalıştık. İlk olarak “Cumhurbaşkanı olsanız aşağıdakilerden hangisini öncelikli olarak tercih edersiniz?” sorusunu sorduk ve TOGG ile çocukların öğlen yemeklerinde ücretsiz beslenmesini seçenek olarak verdik.
Görüldüğü üzere seçmenin tam üçte ikisi (%66,7) Cumhurbaşkanı olsa TOGG yerine çocuklara öğlen ücretsiz yemek dağıtımını tercih edeceğini ifade ediyor. Bu oran AK Parti seçmeninde %44,5 ve MHP seçmeninde %44,1.
Devamında yine “Cumhurbaşkanı olsanız aşağıdakilerden hangisini öncelikli olarak tercih edersiniz?” sorusunu sorduk ve bu kez insansız hava araçları üretmeyi tercih ederim ile gıda fiyatlarını düşürmeyi tercih ederim seçeneklerini verdik. Birlikte inceleyelim.
Seçmen, insansız hava araçları yerine gıda fiyatlarının düşürülmesine öncelik verdiğini açık ara farkla ifade ediyor. Yani, toplumun %72,9’u gıda fiyatlarının düşmesinin, insansız hava araçlarının yapımından daha öncelikli olduğunu düşünüyor.
Özetle, muhalefetin politikası seçmende daha fazla karşılık buluyor. Sayın Numan Kurtulmuş’un “Biz TOGG diyoruz, adamlar soğan diyor, biz TCG Anadolu diyoruz, adamlar sarımsak diyor” yaklaşımını bilimsel çalışmalar ile ölçtüğünüzde çıkan sonuç şu ki “adamlar” doğrusunu söylüyor.
