İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, “İstanbul’da ben seçime aday olduğumda çıktı dediler ki ‘İmamoğlu gelecek, yardımlar kesilecek’. Çıkıp dediler ki; ‘İmamoğlu gelecek insanları işinden edecek.’ Şimdi yalan, iftira propagandaları yapıyor. Sosyal yardımı İBB tarihinin en yüksek seviyesine çıkarttık. dedi.
İBB Başkanı ve cumhurbaşkanı yardımcısı adayı Ekrem İmamoğlu, CHP Genel Başkanı ve Millet İttifakı Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu ile birlikte Ağrı Dörtyol’da gerçekleştirilen mitinge katıldı.
“Ağrı Millet Buluşması”nda konuşan İmamoğlu “Allah için tek duygum var. İstanbul’da 16 milyon insanımızın her birisi keşke tek tek mutlu olabilse. Bunun için çalışıyoruz. Bu milletin güzel evlatlarına, Ağrı’nın güzel evlatlarına, kızlarımıza, oğullarımıza keşke en güzel hizmeti sunabilsem diye dua ediyorum. Bu duamı İstanbul’da başarmak en büyük idealimdi. Şimdi şükürler olsun orada güzel bir ortamımız var. İnsanların genel kanaatinde genel bir kabulümüz var. Ama memleketin derdi büyük” dedi.
“MUTFAKTA YANGIN VAR”
İmamoğlu, memleketin her yerinde ekonomik sıkıntılar olduğuna dikkat çekerek “Memleketin her yerinde ne yazık ki mutfakta yangın var. Dar gelirli insanlarımız ne yazık ki evini geçindirecek kadar para kazanamıyor. Kırsalda tarımla ilgili sıkıntılar büyük” diye konuştu.
“ALLAH’IN KULUNA ANLATAMAZSIN”
Ağrı’nın Türkiye’nin ihmal edilmiş şehirlerinden biri olduğunu vurgulayan İmamoğlu, şöyle konuştu:
*Yeterince öğretmen yok, sağlık memuru yok, doktor yok. Yeterince yeterince devletin hizmetini verecek kadrolar olgunlaşmamış.
*21’inci yüzyılda, 2023 yılında, 21 yıllık Türkiye’yi yöneten bir hükümetin olduğu bir Türkiye’de eğer Ağrı’nın atık su arıtma tesisi yoksa bunu Allah’ın kuluna anlatamazsın. Üçüncü dünya ülkelerinde bile var.
*Buranın insanının sağlığını bu kadar tehdit edebilir misiniz? 21 yıllık iktidarda bahaneniz ne olacak? Gelip Ağrılı’ya hala ‘cek-cak’ mı diyeceksiniz. ‘Yapacağız’ mı diyeceksiniz? İnanmayın.
*21 yıllık iktidarın size bu söyleyeceklerine inanmayın. Kim yapacak biliyor musunuz? Biz geleceğiz, biz yapacağız. Size söz veriyoruz.
“BİZ ÇÖZECEĞİZ”
2015’te hükümetin vaatte bulunarak Gerede -Gürbulak Otoyolu’nu 2023’te bitireceğini açıkladığını yeni yaptıkları açıklamada ise 2035 tarihinin verildiğini aktaran İmamoğlu “Allah’tan korkun. Ağrı’nın bu ihmal edilmiş sorununu da biz çözeceğiz. Horasan Gürbulak Demiryolu meselesi var. Bu da önemli bir iş. Demir yolunu da biz başlatacağız ve biz bitireceğiz” dedi.
“GENÇLERİN HAKKINI ALACAĞI BİR DÖNEM GELİYOR”
İmamoğlu şöyle devam etti:
*Değişik bir dönem içindeyiz. Ben şunu hayal ediyorum. Bu memleketin her evladı burada gözlerimizin içine ışıl ışıl bakan gençlerimiz var.
*Burada annelerimiz var, gençlerimiz var, annelerimiz var. Babalar var. Her birimiz hayatımızdaki en değerli varlığımız, çocuklarımız değil mi?
*Çocuklarımız, gençlerimiz size söz hakkınızı alacağınız bir dönem geliyor. Benim Ağrılı bir gencim, liyakatiyle bu cennet vatanın her kademesindeki, her koltuğa çalıştığında hakkını alacağı şekilde gelecek.
*Önündeki engelleri kaldıracağız. Benim Ağrılı gençlerimin burada aldığı eğitimin, İstanbul’da alınan eğitimden hiçbir farkı kalmayacak.
“HEM İŞSİZLİKLİK HEM YOKSULLUK VAR”
İmamoğlu şunlar kaydetti:
*Şu anda Türkiye’nin mutfak yangınından, yoksulluğundan bahsettim. Az önce ağabeyimiz oradan su faturasını elektrik faturasını gösteriyor.
*Bu kadar maliyeti yüksek bir dönemde Ağrı işsizliğin en çok olduğu şehirlerimizden birisi. Hem işsizlik var hem yoksulluk var. Asgari ücretle dahi iş bulunamıyor. Çalışanların bir kısmının asgari ücretten daha düşük ücretle çalıştığını da biliyorum.
*Bu kadar işsizliğin olduğu yerde iki tane hamlemiz olacak. Birincisi; ihtiyacı olan vatandaşımızın ihtiyaçlarını gidermek bizim sorumluluğumuz.
*Vatandaşımızın evinde eğer aşı yoksa tenceresi kaynamıyorsa bu bizim sorumluluğumuz. İstanbul’da sorumluluğumuz neyse Ağrı’da da sorumluğumuz o.
*Bakın İstanbul’da ben seçime aday olduğumda çıktı dediler ki ‘İmamoğlu gelecek, yardımlar kesilecek’. Çıkıp dediler ki; ‘İmamoğlu gelecek insanları işinden edecek.’ Şimdi yalan, iftira propagandaları yapıyor. Sosyal yardımı İBB tarihinin en yüksek seviyesine çıkarttık. Tam 5 katına.
*Allah şahittir ki; bir vatandaşımızın ihtiyacını çözerken veren elin alan eli görmeyeceği şekilde yapacaksın. Kimsenin onurunu kırmayacaksın.
*Eğer Ağrı’da bir çocuk yatağa aç giriyorsa, Ağrı’da yoksulluk varsa, Ağrı’da bir insanın aşa, giyime, kuşama ihtiyacı varsa sosyal devlet bunu karşılamak zorunda.
*Seni işsiz bırakmışsa senin eksiğini tamamlamak zorunda. Dolayısıyla devletimizin yaptığı yardım bir lütuf değil. Senin hakkın, hakkını sana veriyor.
“SİZİ OYUNUZLA TEHDİT EDİYORSA, İNANMA”
İmamoğlu alanı dolduran kalabalığa şu çağrıyı yaptı:
*Çıkar birisi der ki; ‘bunlar gelirse yardımlarınızı kesecek.’ Hayır. Biz sosyal yardımları en üst seviyeye çıkaracağız. İstanbul’da yaptık, burada da yapacağız.
*İstanbul’da 130 bine yakın çocuğa süt dağıtıyoruz. Çıktı dedi ki sayın Cumhurbaşkanı,’ hani süt dağıtacaktın, görmüyoruz süt dağıttığını.’
*Ben de dedim ki ‘evet göremezsin, çünkü biz dağıttığımız sütü göstererek vermiyoruz.’ Göstermeden veriyorum.
*Şu seçim öncesi devletin bir görevlisi çıkar ‘bunlar gelirse yardım kesilecek’ diyorsa inanma. Sizi oyunuzla tehdit ediyorsa, inanma.
*Sizi köşeye sıkıştırıyorsa inanma. Biz bugün buradayız. 15 Mayıs sabahından sonra defalarca geleceğiz. Hem sizin eksikliklerinizi gidereceğiz.
*Eğer varsa yoksulluğu bu kentin, onları katkıyla aşacağız. Hem çocuklarımızın eğitimine katkı sunacağız.
*Hem gençlerimizin sosyalleşmesine, kültür sanat etkinliklerine ağırlık vereceğiz. Ağrı’nın memleketin kasasından, bütçesinden hakkını alacağı günleri başlatacağız.”
“DEVLET VATANDAŞINA GÜCÜNÜ DEĞİL SEVGİSİNİ GÖSTERİR”
*Türkiye Cumhuriyeti demokrasiyle yönetiliyor. Eksikliklerimizi gidereceğiz. Cumhuriyetin anlamı nedir biliyor musunuz?
*Devletin kimsesizlerin kimsesi olduğu bir sistem demektir. Devlet, vatandaşa gücünü göstermez.
*Devlet vatandaşa sevgisini gösterir. Güler yüzünü gösterir. Şefkatini gösterir. Merhametini gösterir. Devlet, anne gibidir. Devlet, baba gibidir. Devlet insanını korur.
. Bugün eğer Ağrı Türkiye’deki kişi başı gelirin yarısından daha az gelire sahipse bu büyük hata. Bu hatayı düzelteceğiz. Memleketin en doğusunu, en batısıyla eşitleyeceğiz. Memleketin her yerini eşitleyeceğiz.
. Artık soğan bile fakirin sofrasına gelemiyor. Bir kuru soğan bile… Bu memleketin insanının maharetlerini ben biliyorum. Yeter ki ona fırsat ver, yeter ki ona eşitliğini yaşat. Yeter ki ona hak, hukuk ve adalet duygusunu ver. Başka hiçbir şey istemez.
“BU BİR PARTİ SEÇİMİ DEĞİL”
*Bu seçim, bir parti seçimi değil. Bu seçim hakkın, hukukun, adaletin, eşitliğin, demokrasinin, kişiye göre adamına göre adalet değil, bu seçim herkese adalet seçimi. Yargısız infaz yok. Hukuksuzluk yok. Bu seçim böyle bir seçim.
*Milletin İttifakı’nı tercih ettiğiniz takdirde bizim ekibimiz kuvvetli. Bizim ekibimizde güçlü liderler var.
*Bizim ekibimizde iki büyükşehir belediye başkanı var. Ama esas olarak bizim ekibimizde hayatını hak, hukuk, adalet mücadelesine adamış, aynı zamanda devlet insanı, erdemiyle, insanlığıyla, herkesi kucaklayan, etnik kökenine bakmadan, kimliğine bakmadan, inancına bakmadan herkese eşit bakacağız diyen; bu seçim Kemal Kılıçdaroğlu’nu tercih etme seçimidir.
“SANDIKLARA SAHİP ÇIKIN”
*Sizlerden 13. cumhurbaşkanımıza oy vermenizi istiyoruz. Sizlerden Millet İttifakı’na destek olmanızı istiyoruz. Hem parlamentoda güçlü hem de halkın içinden asla çıkmayacak halkın cumhurbaşkanını seçmenizi istiyoruz.
*14 Mayıs’a çok az kaldı. Sizden isteğim şu. 14 Mayıs’a kadar eşinizle, dostunuzla, akrabalarınızla konuşun. Bu bir parti seçimi değil.
*13. Cumhurbaşkanımız sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na sonsuz desteğinizi istiyoruz. Sandık güvenliğine destek olmanızı istiyoruz.
*Sandıkların başında olmanızı istiyoruz. Ve hep birlikte bu sandıkta tek bir oya bile sıkıntı gelmesini istemiyoruz.
*Bütün Ağrı, sandığa destek olmaya, sandıkta görev almaya, sandıkta demokrasi adına, eşitlik adına, özgürlük adına, hak, hukuk, adalet adına oy patlaması yapmaya hazır mıyız?