KESK alanlara çıktı, “Geçinemiyoruz !” dedi !

kesk geçinemiyoruz

KESK tarafından Hamamyolu Caddesi Yediler Parkı girişinde gerçekleşen eylemde, salgının yıkıcı etkisinin ekonomik krizle birleştiği ve ekonomik krizin faturasını ödemek istemedikleri ifade edildi.

RÜZGAR GÜCÜYLE DEĞİL, RÜZGARA KARŞI DURARAK MÜCADELE EDİYORUZ

Sözcü’den Kemal Atlan’ın haberine göre; Yediler Parkı’nda yapılan eyleme katılanlar ‘Geçinemiyoruz. Emekten, halktan yana bütçe istiyoruz’ yazılı pankart açarak, ‘İşte sendika, işte KESK’, ‘Direne direne kazanacağız’, ‘Sermayeye değil emekçiye bütçe’, ”asgari değil insanca yaşam’, ‘Ücretler artsın zamlar geri alınsın’ şeklinde sloganlar attı. Eyleme Eğitim Sen Genel Başkanı Nejla Kurul da katıldı.

Eylemde konuşan Eskişehir KESK Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Umut Özge Yılmaz, bugüne ‘Hak verilmez, mücadele ile alınır’ ilkesinden taviz vermeden yol aldıklarını belirterek, “Bundan sonra da rüzgâr gücüyle değil rüzgâra karşı durarak yükselttiğimiz mücadele bayrağımızı dalgalandırmaya devam edeceğimizden kimsenin kuşkusu olmasın.

Bugün tüm emekçiler için büyük bir buhranın içinden geçiyoruz. Her geçen gün artan pahalılığın yanında demokratik haklarımızın geriletildiği, yok sayıldığı, baskının zulmün ağırlaştığı bir dönemden geçiyoruz. Ülkemizin adım adım içine itildiği ekonomik, siyasal, toplumsal bunalım gittikçe derinleşmiştir. Yıllardır patronlardan yana yürütülen; borçlanmaya, dış finansmana, ranta, spekülasyona, betonlaşmaya dayalı model çoktan iflas etmiştir” dedi.

YETER DEMEK İÇİN ALANLARA ÇIKIYORUZ

19 Aralık 2021 Pazar günü Ankara’da miting düzenleyeceklerini ifade eden Yılmaz şöyle konuştu:

“Sağlam hiçbir çarkı kalmayan bu bozuk düzenin enkazı işçisinden kamu emekçisine, asgari ücretlisinden emeklisine, çiftçisinden küçük esnafına halkın yüzde 99’una yıkılmak istenmektedir. Bir avuç mutlu azınlığın dışında kalan herkese, hepimize biçilen rol ucuz emek cennetinin katıksız köleleri olma rolüdür. Dolayısıyla bugün bütün işçiler ve emekçiler için birleşme ve mücadeleyi yükseltme günüdür.

Yarından tezi yok büyük bir özveri ve kararlılıkla bütün iş yerlerinde emekçilere ulaşma mücadeleye davet etme günüdür. Başkaca yolumuz yoktur. Gün; bu toprakları emeğin, eşitliğin, özgürlüğün, demokrasinin, barışın, laikliğin filizlendiği topraklara çevirme günüdür. Gün; sömürü, yoksulluk ve baskı düzenine karşı omuza omuza verme günüdür. Gün yıllardır parçalanıp, bölünen, yok sayılan milyonların hak ve özgürlükleri için birleşme günüdür. Bunun bir adımı olarak artık yeter demek için alanlara çıkıyoruz.

Kamu emekçilerine, işçilere, işsizlere, güvencesiz çalışanlara, kadınlara, emeklilere, esnaflara, gençlere, ‘geçinemiyoruz’ diyen tüm kesimlere sesleniyoruz. İşsizliğe, yoksulluğa hayır demek, emekten halktan yana bir bütçe için birleşelim.”

ASGARİ ÜCRETLİLERİN YANINDAYIZ

Eyleme katılan Eğitim Sen Genel Başkanı Nejla Kurul da görüşülen asgari ücret ile ilgili görüşlerini açıkladı. Kurul, “DİSK’in önerdiği rakam 5 bin 200 liraydı. Bu rakam yoksulluk sınırının altında bir rakam. İktidar bunu çok yüksek bulsa da… Ama şunu kesinlikle söylemeliyiz ki son döviz kurundaki artışı göz önüne alarak ki yüzde 49’lar seviyesinde bir artış var. Enflasyon oranlarında ciddi oranda bir yükselme var.

Önceki zamları ve vergi yüklerini de düşündüğümüz de asgari ücretin gerçekten DİSK’in istediği rakama ulaşması kesinlikle zorunludur. Biz kamu emekçileri sendikaları olarak aynı zamanda eğitim ve bilim emekçileri sendikası olarak asgari ücretlilerin yanındayız.

Çünkü onlar bizim velilerimiz, onlar bizim çocuklarımızı besleyip iyi bir kahvaltı ettirip gün boyunca temiz bir suya ulaşabileceği koşulları onlara yaratan, iyi bir barınma olanağını yaratan eğitimin bileşenleri. Bu bakımdan gerçekten ciddi anlamda yüksek olmasını istiyoruz. Son enflasyonu, zamları ve döviz kurundaki artışları gözeten bir asgari ücret belirlemesi olmalı” şeklinde konuştu.

YOKSULLUK SINIRI 9 BİN TL

Asgari ücretin 4 bin lira olacağı söylentilerinin bulunduğunu ifade eden Kurul şöyle konuştu:

“Aslında bu 4 bin yeterli değil. Çünkü şöyle bir olgu var. Enflasyon oranındaki artışa bakın 12’lerden yüzde 21’lere çıkmış. Döviz kurundaki artış keza 9 liralardan bugün 14 liralara ulaştı. Bu rakamlardaki oranlara baktığımızda gerçekten yüzde 50’nin üzerinde ciddi bir artışa gelmiyor, bu 4 bin rakamı. 4 bin lira ile siz kirayı ödeyebilir misiniz? İki, üç çocuğun yaşadığı evlerde kirayı ödeyebilir misiniz? 4 binle siz elektirk, su faturasını, iletişim giderlerini ödeyebilir misiniz? Çocuğunuzun eğitiminin gerektirdiği masrafları karşılayabilir misiniz? Ki pek çok masraf bugün ailelere bırakılmış durumda. O yüzden bu rakam kesinlikle yeterli değil. DİSK’in belirlemiş olduğu rakam, işçilerin talep etmiş olduğu rakam yine düşünüyoruz. Ama yoksulluk sınırının 9 bin olduğu bir yerde onun bile yeterli olmadığını biliyoruz.

Türkiye’de çok ciddi bir kriz var. Hem bir ekonomik kriz hem bir siyasal kriz. Bir yönetememek krizi var. O yüzden emekçilerin sorunlarını bugünkü siyasal iktidar çözemez. Bu nedenle istifa etmeliler. Yerine demokratik iktidar gelerek tüm emekçilerin insan onuruna yaraşır bir ücreti o zaman belirlememiz mümkün olacak.”