Kılıçdaroğlu: İktidar olduğumuzda yolları kamulaştıracağız

kılıçdaroğlu

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Mersin’de nakliyecilerle bir araya geldi. ‘Yap, işlet devret’ modeliyle yapılan köprü ve otoyollardaki yüksek ücretlere dikkat çeken Kılıçdaroğlu, “Adı ‘ Yap, işlet, devret’. Yap, işlet devret ne demektir? Sen yapacaksın, işleteceksin belli bir süre sonra da devlete devredeceksin. Şimdi, yap, işlet üstüne para al, olağanüstü kar ettikten sonra da devlete ver. Hem balı var, hem kaymağı var. Sizlerin oylarıyla iktidar olduğumuzda bu yolların tamamını kamulaştıracağız. Öyle uçuk rakamlar olmayacak, soygun düzeni olmayacak. Kimseyi mağdur etmeyeceğiz.” dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ‘Büyük Nakliyeci Buluşması’ programı kapsamında nakliyeciler ve kamyon şoförleriyle bir araya geldi. Burada bir konuşma gerçekleştiren Kılıçdaroğlu, nakliyecilerin sorunlarına dikkat çekti.

“BÜTÜN NAKLİYE SEKTÖRÜNÜ TOPLAYACAK BİR ÇATI ÖRGÜTÜNE İHTİYACINIZ VAR”

Türkiye’de 670 bin nakliyeci olduğuna vurgu yapan Kılıçdaroğlu, nakliyecilerin sahipsiz olduğunu söyledi. Kılıçdaroğlu, “50’ye aşkın derneğiniz var, ama bütün nakliye sektörünü toplayacak bir çatı örgütüne ihtiyacınız var. O zaman sizin sesiniz çok daha gür çıkar. O zaman her siyasetçi mutlaka gelir sizi dinlemek zorunda kalır.” dedi.

“TAKSİ PLAKASI NASIL DEĞERLİYSE, TIR PLAKASININ DA DEĞERLİ OLMASI LAZIM”

Taksi plakasının değeriyle ile TIR plakasını karşılaştıran Kılıçdaroğlu, “Sizin plakanızın değerli olması lazım. Taksi plakası nasıl değerliyse, TIR plakasının da, kamyon plakasının da değerli olması lazım. Siz plakadan ötürü bir gelir elde ediyor musunuz? Hiçbir şey elde etmiyorsunuz. Tahdit gelecek o da sizin güvenceniz olacak.” şeklinde konuştu.

“İKTİDAR OLDUĞUMUZDA BU YOLLARIN TAMAMINI KAMULAŞTIRACAĞIZ”

‘Bir deli Dumrul hikayesi yaşıyoruz Türkiye’de’ diyen Kılıçdaroğlu, yap, işlet devret modeliyle yapılan köprü ve otoyollardaki yüksek ücretlere dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı:

* Otoyollar, köprüler, tüneller yapıyorlar. Niye yaptınız diye hiç sormadım. İhtiyaç varsa yapılır. Ama şu soruyu sordum, ‘bunları kaça yaptınız ve ne kadar garanti verdiniz?’

* Adı ‘yap, işlet, devret’. Yap, işlet devret ne demektir? Sen yapacaksın, işleteceksin belli bir süre sonra da devlete devredeceksin. Şimdi, yap, işlet üstüne para al, olağanüstü kar ettikten sonra da devlete ver. Hem balı var, hem kaymağı var.

* Şimdi sizi o yollardan geçmeye mecbur kılıyorlar. Avro, dolar üzerinden fiyat biçiyorlar. Sorduk bunları kaça yaptınız… Cevabı yok. ‘Hem ticari sır bu’ Ne demek ticari sır? Ben parasını ödüyorsam bunun ticari sırrı olmaz, bu devletin yolu. Kaça yapıldı bu, bilmiyorum.

* Yüksek bedeller alıyorlar sizden. Navigasyondan sizleri oraya yönlendiriyorlar, bazen trafik polisi arkadaşlar yönlendiriyorlar, öyle talimat almıştır. Söyleyeyim sizlerin oylarıyla iktidar olduğumuzda bu yolların tamamını kamulaştıracağız.

* Öyle uçuk rakamlar olmayacak, soygun düzeni olmayacak. Kimseyi mağdur etmeyeceğiz. Yolun kaça yapıldığının maliyetini çıkaracağız, üstüne makul bir kar koyacağız, parasını vereceğiz, yolu alacağız, köprüyü alacağız.

“MAZOT DESTEĞİ SİZE NEDEN VERİLMİYOR?”

Nakliyecilere mazot desteği de verilmesi gerektiğini savunan Kılıçdaroğlu, “12 ton ve daha fazla yük taşıyanlara mazot desteği verilir. Size mazot desteği veriliyor mu? Verilmiyor. Niye verilmiyor? Siz nasıl rekabet edeceksiniz? Onların devletleri, onların hükümetleri kendi nakliyecilerine destek verirken, bizim hükümetler neden köstek oluyor? Neden destek vermiyor? Siz bu memlekete dolar getiriyorsunuz. 25 milyar dolar, az para mı bu? Onlar hangi desteği veriyorsa bizim de en az o desteği vermemiz lazım ki rekabette eşitlenelim.” dedi.

“BU HÜKÜMET NİYE UYKUDA? NEDEN MÜDAHALE ETMİYOR?”

İktidar olduklarında nakliye sorunlarını çözeceklerini vurgulayan Kılıçdaroğlu, sözlerine şöyle devam etti:

* İktidar olduğumuzda Suriye, Mısır ile hemen barışacağız. Karşılıklı büyükelçilikleri açacağız. Suriye’den Ortadoğu’ya ta Mısır’a kadar giden yolların tamamını trafiğe açacağız. Dış politikada kavgayı değil, barışı önceleyeceğiz.

* Sarp Sınır Kapısı’nda günlerce bekleyen TIR şoförlerini biliyorum. Azerbaycan’ın bizden aldığı ekstra paraları biliyorum. Sizi zorla roro üzerinden mal taşımaya sevk ettiklerini biliyorum. 2 bin, 2 bin 500 dolar ekstra para aldıklarını biliyorum.

* Yabancı TIR’lardan alınmayan paranın, Türk TIR’larından alındığını biliyorum. Peki bunlar olurken, bu hükümet niye uykuda? Neden müdahale etmiyor? Neden bunlara sahip çıkılmıyor? Neden dış politikada bu konuda oturulup, görüşülmüyor?

* ‘İki devlet bir millet…’ e güzel, iki devlet bir milletsek bizim TIR’lara neden farklı muamele ediyorsunuz? Bunu sormayacak mıyız?Ben sizin oyunuza talip değilim, ben sizin sorunlarına talibim. Çözeceğim bunları.”