CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Niğde’de grup toplantısında açıklamalarda bulundu. Beşli çete vurgusu yapan Kılıçdaroğlu ”Tarım sadece Türkiye için değil Orta Doğu ve bütün komşularımız içinde önemli. Buranın yani Türkiye’nin tarımda bir üretim üssü haline gelmesi lazım. Tarımın stratejik sektör olduğunu henüz kavramış değiller. Bunlar alın terinden yana değiller bunlar beşli çeteden yanalar. Bay Kemal ne yapacak? Beşli çeteden tamamını alacağım, bu ülkeye tamamını vereceğim. Kul hakkı yiyenlerle asla helalleşmeyeceğiz. Bunların yaptığı gibi paraları alıp bir avuç rantiyeye teslim etmeyeceğiz.” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan dış politikada izlediği yönteme eleştirilerini sürdüren CHP lideri “Dış politika bu ortak değer üzerine inşa edilir. Dış politikada iktidar-muhalefet olmaz. Dış politikanın milli olması lazım. Şimdi geldiğimiz noktada dış politika şahsi. Şahsileştirilen bir dış politika yarın bize daha çok zarar verir. ” dedi.
‘5’li çete’ olarak nitelendirdiği şirketlere sert çıkan Kılıçdaroğlu “Beşli çeteden tamamını alacağım, bu ülkeye tamamını vereceğim. Kul hakkı yiyenlerle asla helalleşmeyeceğiz. Bunların yaptığı gibi paraları alıp bir avuç rantiyeye teslim etmeyeceğiz.” dedi.
İktidara geldiklerinde aile destekeleri sigortası projesinin başlatacağını yineleyen Kılıçdaroğlu “Bütün kadınlara sözüm var. Bu coğrafyada hiçbir çocuk yatağa aç girmeyecek. Doğalgaz olan yerlerde kömür dağıtmayacağız. Aile ödeyemiyorsa doğalgaz faturasını ödersiniz. Hiçbir yoksul ailenin elektriği, suyu ve doğalgazı kesilmeyecek demektir. Tam anlamıyla sosyal devleti inşa edeceğiz.” ifadelerini kullandı.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarının satır başları şu şekilde:
Aslında Niğde için çok daha güzel, görkemli, atmosferi iyi olan salona ihtiyaç var inşallah o bize nasip olur. Bir kenti kent yapan, o ilde, ilçede yaşayanların ortak alanlarını büyütmektir. Parklar, toplantı salonları bunlarda birisidir. Toplantı salonları sadece siyaset için değil düşünürlerin, çizerlerin, çiftçilerin, emeklilerin konuştuğu, haklarını talep ettikleri mekanlardır aynı zamanda.
Niğde’nin tarımına bakıldığı zaman kuru fasulyede bir, patates üretiminde ikinci sırada. Elma üretiminde, lahana üretiminde ikinci, kiraz üretiminde 10. sırada. Domates üretiminde 13. sırada. Niğde tarım açısında son derece önemli bir ilimiz. Bugüne kadar Niğdelilere siyaset kurumunun yani devleti yönetenlerin, yani iktidarda olanların verdikleri sözü tutmadıklarını biliyoruz. Niğde’ye havalimanı yapacağız diye 20 yıldır söylüyorlar, tek çivi bile çakılmadı. Yüksek Hızlı Tren buradan geçecek dediler, aradan geçti 20 yıl bunu da yapmadılar. Teknoloji üssü dediler olmadı. 10 bin kişilik stat yapacağız dediler, sayı 7 bine düştü ama çivi bile çakılmadı. Ya siz önce Niğde’ye yakışan bir konferans salonu yapın. Bunların tamamını biliyoruz. Allah nasip ederse iktidar olduğumuzda göreceksiniz Niğde’ye de neler yapılıyor. Anadolu’nun içini boşalttılar her şeyi büyük metropole taşıdılar.
“KUL HAKKI YİYENLERLE HELALLEŞMEYECEĞİZ”
Tarım sadece Türkiye için değil Orta Doğu ve bütün komşularımız içinde önemli. Buranın yani Türkiye’nin tarımda bir üretim üssü haline gelmesi lazım. Tarımın stratejik sektör olduğunu henüz kavramış değiller. Bunlar alın terinden yana değiller bunlar beşli çeteden yanalar. Bay Kemal ne yapacak? Beşli çeteden tamamını alacağım, bu ülkeye tamamını vereceğim. Kul hakkı yiyenlerle asla helalleşmeyeceğiz. Bunların yaptığı gibi paraları alıp bir avuç rantiyeye teslim etmeyeceğiz.
GÜBRE TEPKİSİ
Tarım Kredi Kooperatifleri’nde fiyatları düşürdük diyorlar. Tarım Kredi Kooperatifi’nin bir fabrikası var. Gübre fabrikası. Düşüreceksen düşür, çiftçi ucuz gübre alsın. Ona gelince yok. Gübre dolayısıyla Rekabet Kurulu bir karar aldı. Çok ağır cezalar yazdı. Bunların içinde GÜBRETAŞ da var.
Buradan Artvin Yusufeli’ne selam gönderelim. Yusufeli’nde kent yukarı taşınacak. Bir şehri nasıl yukarı taşırsınız? Binaları, yolları, hastaneyi, okulu yaparsınız. Bunlar bitmeden mecbur tutuyorlar taşınmaya. Şu an Yusufeli’nde bütün iş yerleri kapalı, protesto ediyorlar. Kim hak ve hukuk talebinde bulunuyorsa Niğdeliler onların yanındadır.
“MİLLETİN SIRTINA 5 AY DA YÜKLENEN PARA 60 MİLYAR 500 MİLYON LİRA
Kur Korumalı Mevduat sahipleri parayı getirip yatırıyorlar dolar garantisi var. Faiz garantisi var. Senden hiç vergi almayacağım, sana ayrıca ucuz kredi vereceğim diyor. Milletin sırtına 5 ayda yüklenen para 60 milyar 500 milyon lira.
Sizin çalışkan bir milletvekiliniz var Ömer Fethi Gürer. Ömer Fethi Gürer’in fotoğrafını lüks otellerde, plajlarda göremezsiniz. Tarlada, esnafın yanında görürsünüz. Doğru mu? Bize bir tane Ömer Fethi Gürer yetmiyor. Niğde’den daha fazla milletvekili istiyoruz.
“HİÇBİR YOKSUL AİLENİN ELEKTİRİĞİ, SUYU VE DOĞALGAZI KESİLMEYECEK”
Bütün kadınlara sözüm var. Bu coğrafyada hiçbir çocuk yatağa aç girmeyecek. Doğalgaz olan yerlerde kömür dağıtmayacağız. Aile ödeyemiyorsa doğalgaz faturasını ödersiniz. Hiçbir yoksul ailenin elektriği, suyu ve doğalgazı kesilmeyecek demektir. Tam anlamıyla sosyal devleti inşa edeceğiz.
Yata mazotu ÖTV’siz ve KDV’siz veriyoruz. Yat gezmek için kullanılıyor. Çiftçiye ÖTV’siz KDV’siz verince ne yapar? Tarlaya gider. Dolayısıyla ilk yapacağımız iş çiftçiye kırmızı mazotu ÖTV’siz ve KDV’siz vereceğiz. Köylerde ve kırsalda gençlerin ve kadınların sosyal güvenlik primlerini devlet ödeyecek. Gençler tarlada çalışacak, emeklilik hakkı kazanacaklar.
EYT’LİLER AÇIKLAMASI
EYT’liler meraklanmayın. Sorunları bunlara defalarca söyledim ‘Tamam biz çözelim de Kılıçdaroğlu çözmesin’ dediler. Çalışıyorlar aylardır. Bu kadar beceriksiz bir hükümet görmedim. Bunlar çözemezler. Bunlar Türkiye’nin hangi sorununu çözdüler? Bir sorunu çözdüler ama. Malı götürme konusunda bunlardan daha mahir kimse yok.
Biz 6 lider bir araya geldik demokrasiyi, liyakati, sevgiyi, beraberliği yeniden inşa edeceğiz. Şehitler arasında ayrımcılık yapıyorlar. 15 Temmuz şehidi, Kıbrıs şehidi. Birisi fazla birisi az para alıyor. Gaziler arasında ayrım.. İktidar olduğumuzda göreceksiniz şehitler, gaziler arasında asla ayrım yapmayacağız.
CHP’nin devlet yönetiminde iki kırmızı çizgisi vardır vatan ve bayrak.
“SURİYE’DE BİZİM NE İŞİMİZ VAR”
Suriye’de bizim ne işimiz var? 33 askerimiz şehit edildi Suriye’de. Vuran Rusya’ydı. Devleti yöneten Erdoğan, 33 şehidimizin olduğu hafta nefesi Moskova’da aldı. Bizden özür dilenmesi gerekirken biz onun ayağına gittik. Niçin? ‘Asarız, keseriz, Emevi Camii’nde namaz kılacağız’ dediler. Bir baktık 3 milyon 600 bin Suriyeli bize gelmiş.
“DIŞ POLİTİKA ORTAK DEĞER ÜZERİNE İNŞA EDİLİR”
Buranın, Anadolu’nun, hepimizin güçlü bir milliyetçi damarı var biliyorum. Çünkü hepimiz vatanımız ve bayrağımızı seviyoruz. İki değer bizim anlamda hepimizin ortak değeridir. Dış politika bu ortak değer üzerine inşa edilir, şahsileştirilmez. Dış politikanın milli olması lazım. Şimdi dış politika şahsi hale getirildi. Rüşvet alandan büyükelçi olur mu? Rüşvet alandan büyükelçi tayin ederseniz, o ülkede rüşvetçi olduğu bilinir. O adamın devletin sırlarını parayla satmayacağını nereden biliyorsunuz?
Biz Mısır’la kavga ettik. Yeni gelen yönetime hakaret ettik. En ağır lafları ettik. Mısır, Orta Doğu’nun kilit taşıdır. Mısır’la ilişkilerimizin bozulması bizim aleyhimizedir.
“BU TÜKÜRDÜĞÜNÜ YALAMAK DEMEKTİR”
Yeniden Türkiye’yi ayağa kaldırmak zorundayız. Kalktı konuştu. ‘Bu can bu bedende olduğu sürece kimse benden papazı alamaz’ dedi. Papazı verdi mi? Bu tükürdüğünü yalamak demektir. Bu aynı zamanda Türkiye’nin itibarını yerle bir etmek demektir. ‘Asla Esed’le yan yana gelmeyeceğim’ dedi. Kendisine mektuplar yazdım. ‘Yanlış yapıyoruz. Arap konusu farklıdır, o dünyaya karışmayalım’ dedim. Putin talimat verdi şimdi Esad’la görüşecek. Ben söylüyorum görüşmüyor, Putin söylüyor görüşüyor.
İlk kez bu iktidar döneminde toprak kaybettik. Süleyman Şah Türbesi’ni kaçırdık. Akıl alacak şey değil. Bir de bunu büyük başarı diye sunuyorlar. Bay Kemal’in sözü var. Bir hafta içerisinde Süleyman Şah Türbesi’ni toprağımıza götüreceğiz. O toprak bizim toprağımızdır.
“DEVLETİ YENİDEN İNŞA EDECEĞİZ”
Tank Palet Fabrikası’nı Katar Ordusuna peşkeş çektiler. İktidar olduğumuzda bir hafta içerisinde Tank Palet Fabrikasını şanlı ordumuza teslim edeceğiz. Dünyada hastanesi olmayan tek ordu Türk ordusu. Askeri hastaneler olsaydı belki şehit sayımız bu kadar fazla olmazdı. Bir hafta içerisinde eski askeri hastaneler başta GATA olmak üzere tekrar TSK’ya vereceğiz. Devleti yeniden inşa edeceğiz.
Bunları yapmamız için bize katılın. Genci, yaşlısı bize katılın. Saraydan talimat alan hakimin, savcının adalet sistemi içinde yeri olmayacaktır. Bize sarayın savcısı değil, cumhuriyetin savcısı lazım.