Mumcu Katledilişinin 30. Yılında Beylikdüzü’nde anıldı

MUMCU KATLEDİLİŞİNİN 30.YILINDA BEYLİKDÜZÜ'NDE ANILDI (5)
CHP Milletvekili Utku Çakırözer ve Gazeteci/Yazar Murat Ağırel, Uğur Mumcu’nun anıldığı “Vurulduk Ey Halkım, Unutma Bizi” isimli söyleşide Beylikdüzü halkı ile buluştu. Çakırözer ve Ağırel, Mumcu’nun o dönem yaşadığı zorluklar ile günümüze ışık tutan araştırmacı gazeteciliğin önemine vurgu yaptı. Uğur Mumcu gazeteciliğine günümüzde daha çok ihtiyaç olduğunu söyleyen Başkan Çalık ise “Ben kendisini haber programlarında izlerdim. O zaman basın daha özgürdü. Gerçek gazeteciler daha çok yer bulabiliyordu basında” diye konuştu.
Beylikdüzü Belediyesi’nin usta şair Nazım Hikmet ile araştırmacı gazeteci Uğur Mumcu’yu andığı 30 Adalet ve Demokrasi Haftası etkinlikleri kapsamında CHP Milletvekili Utku Çakırözer ve Gazeteci/Yazar Murat Ağırel, Uğur Mumcu’nun gazeteciliğini anlattı. Beylikdüzü Atatürk Kültür ve Sanat Merkezi’ndeki “Vurulduk Ey Halkım, Unutma Bizi” söyleşisinde Çakırözer ve Ağırel, Mumcu’nun o dönem yaşadığı zorluklar ile günümüze ışık tutan araştırmacı gazeteciliğin önemine vurgu yaptı.

“Mücadele edeceğiz, susmayacağız”

Uğur Mumcu’yu katledilişinin 30 yılında özlemle andığını söyleyen Çakırözer, “Bu ay sadece Uğur abi değil Metin Göktepe, Onat Kutlar, Hrant Dink, Muammer Aksoy gibi birçok aydını kaybettiğimiz bir ay. ‘Uğurlar Ölmez’ diyoruz, ölmedi diyoruz, hakikaten ölmedi. Aradan 30 yıl geçti ama baktığımızda Uğur Mumcu o yıllarda ne yazıyorsa bugün bin katına çıkmış. Gazeteciler ısrarla yazıyorlar, ortaya çıkarıyorlar. Klişe belki ama Uğurlar böyle ölmüyor. Onlarca gazeteci her türlü baskıya rağmen gerçekleri yazmaya, sizlere duyurmaya devam ediyor. Sayıları az da olsa, bir avuç gazeteci 84 milyon için doğruları yazmaya devam ediyor. Ama hepsinin üzerinde baskı var. Biz gerçeğin peşinde olan gazetecileri desteklemeye devam
edelim” diye konuştu.

“Uğur Mumcu olmak istiyordum”

Gazeteci Murat Ağırel ise mesleğe başlamasında Uğur Mumcu’nun etkili olduğunu söyledi. Ağırel, ”Ben babamı iki defa ağlarken gördüm. Birinde amcam vefat etti diğerinde ise Uğur Mumcu öldürülmüştü. Onun için Adana’da gıyabi tören yapıldı ve o insanların saygısını gördüğümde ne olacağımın kararını vermiştim. O zaman arzulamıştım. Ben gazetecilik yapmak istemiyordum, Uğur Mumcu olmak istiyordum. Onun toplumda yaratmış olduğu saygıyı ve sevgiye inanmak istiyordum, buydu gayem. Uğur Mumcu neler yapmış diye baktığımızda onun verdiği mücadelenin ne kadar yüce olduğuna kanaat getirdim. İnanın biz şu an gazetecilik yapmıyoruz, onların tırnağı olamayız. Onların imkânsızlıklar içinde yarattıkları imkânlara bakınca ben bugün yaptığımız mesleğe gazetecilik diyemem. Biz mücadele ediyoruz. Onun aydınlattığı yolda gazetecilik yapıyoruz” ifadelerini kullandı.