Finansal güvencesizlik ile toksik kimyasallarla zehirlenme riski arasındaki bağlantı araştırıldı. Çevre kirliliği düşük ve orta gelirli ülkelerde yaşayan insanlar için erken ölümlere neden olan birinci faktör
Ulusal Çevre Sağlığı Bilimleri Enstitüsü’nden Dr. William A. Suk’a göre, çevre kirliliğinden kaynaklanan ölümlerin %94’ü düşük ve orta gelirli ülkelerde meydana geliyor. Dr. Suk, kirli içme suyu ve iç mekan hava kirliliğinin ölümlerin ana nedenleri olduğunu belirtti. Kimyasal üretim, yüksek gelirli ülkelerin ötesine geçtiğinden, toksik kimyasallara maruz kalmak, düşük, orta veya yüksek gelirli bir ülkede yaşayıp yaşamadıklarına bakılmaksızın, dünyadaki daha yoksul insanların sağlığına zarar veriyor.
GÖZ YUMULAN HER YERDE
Dr. Suk için en çok endişe duyulan kimyasallar bir kişinin düzenli olarak maruz kalabileceği organik kimyasallar. Bu kimyasallara maruz kalma ile kardiyovasküler hastalık, diyabet, kanser, hipertansiyon ve obezite arasında bir ilişki var. Bunlar, önceden yüksek gelirli ülkeleri etkileyen, ancak şimdi işletmelerin çevreyi kirletmesine izin verilen her yerde toplulukları etkileyen kronik sağlık koşulları. Özellikle endokrin bozucu kimyasallar (EDC’ler) birçok bilim insanı için önemli bir endişe kaynağı.
PLASTİKLER HASTA EDİYOR
Endokrin Derneği, endokrin bozucu kimyasalların büyük ölçüde, günlük plastiklerin her yerde bulunması nedeniyle neredeyse tüm insanlarda mevcut olduğunu tespit etti. Endokrin Derneği’ne göre, endokrin bozucu kimyasallar vücudun hormon sistemlerini rahatsız ediyor, kansere, diyabete, üreme bozukluklarına, gelişmekte olan fetüs ve çocuklarda nörolojik bozukluklara neden oluyor. Plastiklerdeki toksik kimyasal katkı maddeleri ile endokrin sistem üzerinde bağlantı bulunuyor.