Komedyen Şahan Gökbakar ile Kızılay Başkanı Kerem Kınık arasındaki polemik sosyal medyada gündem oldu. Kendisini şöhret peşinde olmakla itham eden Kınık’a yanıt veren Gökbakar “Bende şöhret çok da sizde utanma duygusu yok maalesef…” ifadelerini kullandı.
Ünlü Komedyen Şahan Gökbakar sabah saatlerinde Kızılay Başkanı Kerem Kınık’ın “Yarışmayan bir insanı yenemezsin” sözünü hatırlatarak “Sana kırmızı çok yakışıyor, yarışmayan adam. Huzur haklı pazarlar…” ifadelerini paylaştı. Gökbakar’ın paylaşımını alıntılayan Kınık, Atatürk’ün emriyle İsmet İnönü’nün de çadır sattığını söyleyerek, yapılan satışların yasal olduğunu savundu.
“ANLIYORUM SİZE ŞÖHRET LAZIM…”
Gökbakar’ı şöhret peşinde koşmakla itham eden Kınık paylaşımında şu ifadelere yer verdi:
“Şahan bey, bionuzda insan-baba-komedyen yazıyor, anlıyorum sizi, size şöhret lazım. Ben de insanım, babayım sizden farklı olarak dedeyim de ve üniversite hocasıyım. Velev ki hata yapmış bile olsa bir insanı nefret objesi haline getirmek, televizyon ekranlarına resmini saatlerce sabitleyip linç duygusunu topluma yaymak, insanları tanımadığı bir insanın üzerinde tepinmeleri için kışkırtmak ne insanlığa ne babalığa sığar, ayrıca komik de değil.
Defalarca açıkladık, Kızılay kendisine gelen bağışları ve afet depolarında her ne varsa her şeyi depremzedeler için seferber etti, satmadı.
Ahbap Derneği, Kızılay’ın afet ve insani yardım sektörünün ihtiyaçlarına makul şartlarda kaliteli tedarik sağlansın diye kurulmuş şirketlerinden alım yaptı, Kızılay da o para ile tekrar çadır dikiyor ve önümüzdeki günlerde onları da vatandaşlarımıza gönderecek zaten.
“İSMET PAŞA DA SATTI”
Kızılay bu işi yeni de yapmıyor, Atatürk’ün emri ile İsmet Paşa’nın onayı ile yapılan çadır satışları var. Ekranlara çıkıp maalesef attığı imzaları unutan eski Kızılay Genel Başkanları’nın ve Yönetim Kurulu üyelerinin aldığı kararlarla yaptığı satışlar da var ki bunlar da yasal.
Ha seleflerimizin yasal olmayan işleri de var, mesela kurup kurumu zarara uğrattıkları şirketler, ihmaller, suistimaller vs., zaten o konularda mahkemelerde yargılanıyorlar. Gözlerinin içine bakarak savunma hakkı vermediğiniz hiç bir insanı linç etmeyin, kul hakkıdır.”
“SİZİN UTANMANIZ DA YOK”
Gökbakar’ın bu paylaşıma ise yanıtı sert oldu. Gökbakar, “Kerem bey bırakın edebiyatı. Siz TRT’de çalışan oğlunuzu Kızılay Genç Başkan Yardımcısı yapıp 60 bin TL’ye yakın maaş bağlayan bir babasınız. Millet dışarıdayken şirketlerinizdeki çadırları da onlara yollasaydınız satmak yerine! Bende şöhret çok da sizde utanma duygusu yok maalesef…” ifadelerini kullandı.
“OĞLUM KIZILAY GÖNÜLLÜSÜ”
Kınık ise Gökbakar’ın Tweet’ine “Tam da bunu söylüyordum Şahan bey, Kızılay’da ne ailemden ne yakın uzak akrabalarımdan kimse çalışmıyor, oğlum Kızılay gönüllüsü, benim 12 yerden maaş ya da huzur hakkı aldığım iftirası gibi bu da yalan.
Varsa elinizde maaş aldığına dair bilgi belge verin savcılığa gereğini yapsın ama sizin için bir insanın izzetini şerefini karalayıp ayaklar altına almak o kadar kolay o kadar sıradan bir şey ki araştırmaya tenezzül bile etmezsiniz.
Ben afet tıbbı hocasıyım, 72 saat şehirlere arama kurtarma ekip ve ekipmanları, sağlık kapasitesi dışında trafiği kitleyecek araç/Tır sokulmaz. Afad ve Kızılay gönderilmesi gereken zamanda tüm barınma kapasitesini sahaya 3000’i aşkın TIR ile indirdi zaten.
Çadır Tekstil Şirketimizin yurt dışı için ürettiği ve bilgim harici Ahbap derneğine maliyetine verdiği ve fabrikalarımızın bir buçuk günlük üretim kapasitesi kadar olan çadırlar zaten kayıtlarımızda vardı ve planlama ile sahaya zamanında intikal edecekti, ha yine zamanında afadın gösterdiği yere ahbap derneğinin bağışçılarının desteği ile indi ama sizin meseleniz depremzede falan değil, sizin meseleniz başka. Selam üzerinize olsun. ” sözleriyle cevap verdi.
“TOPLAM 306.244 TL ALDIĞINIZ YAZIYOR”
Şahan Gökbakar’ın ise bu sözlere cevabı şu şekilde oldu; “Kerem bey gazeteciler yazdı, yayınladı. Bizler de oradan öğrendik. 12 YK başkanlığından toplam 306.244tl aldığınız yazıyor… Bütün bunları bırakalım, niye kızdı insanlar size ve neden istifa etmelisiniz? Çünkü AFET ANINDA ÇADIR SATTINIZ. Özür dileyip, görevi bırakın! Gerisi boş.”