AKSOY Araştırma Şirketi’nin kurucusu Ertan Aksoy; gündemdeki son gelişmeleri, verilere dayalı analizlerle, siyasilerin gündem belirleyen açıklamalarını ve bu açıklamaların toplum üzerindeki etkilerini Cumhuriyet için değerlendiriyor. İşte Ertan Aksoy’un bu haftaki değerlendirmesi…
Hem katılım oranı hem de önemi itibarıyla büyük bir seçimi geride bıraktık. Önümüzdeki Pazar daha büyük bir seçime gidiyoruz. Ülkede belirsizlik de heyecan da had safhada. Çok anlaşılır bir şekilde geride bıraktığımız sonuçlara bakarak önümüzdeki seçimin sonucunu anlamaya çalışıyoruz.
Siyaseti bir cümle ile özetlememi isteseler sonuç alma sanatı derim. Bu açıdan baktığımızda ilk turda yüzde 50’yi geçen olmadığı için sonuç alan da olmadı. Yine ikinci tura kalan adaylar arasındaki farkın da az olmasından, muhalefetin ve iktidarın temsilcilerine giden oylara bakınca seçimin başa baş bittiğini iddia edebiliriz. Bundan sonrasında ne olacağını iki konu belirleyecek; ilki, seçmenini yeniden sandığa taşımayı başarmak. Bu sorun zannedildiği gibi sadece muhalefetin sorunu değil. Aynı zamanda iktidarın da sorunu. İkinci konu ise, bu kısıtlı sürede doğru stratejiyi kurmak.
Erdoğan ve Kılıçdaroğlu arasındaki yaklaşık 4,5’luk puan farkı elbette sabit kalacak diye bir ihtimal yok. İnsan ne tüketici şapkasıyla ne de seçmen şapkasıyla statik bir varlık değil. Bunun en somut örneklerinden birini son iki yıldır ölçümlerde Erdoğan’a oy vermeyeceğini belirten AKP ve MHP seçmeninin bir bölümünün seçime son bir ay kala yapılan ölçümlerde oy vereceğini ifade etmesinde gördük. Sandığa da gördüğümüzden fazlası yansıdı. Buradan seçmenin fikrinin sabit olmadığını bir kere daha anlıyoruz. Bu nedenle son dakikalara kadar tereddütsüz seçime asılmak gerektiğine inanıyorum.
İkinci turda ne olacağını anlamak isteyenler yine haklı olarak Sn. Sinan Oğan’ın kime destek vereceğini anlamaya çalışıyor. Açıkçası buna dair fikrim yok. Her iki tarafa da destek verme ihtimali olduğunu düşünüyorum.
Fakat seçmeninin kime oy vereceğine dair bir fikrim var. Bunun için bir data seti hazırladık. Sektörden dostlarımın desteği ile ilk tur öncesi yapılan ölçümlerde Sn. Sinan Oğan’a destek vereceğini ifade eden deneklerin datalarını derledik. Toplamda 1.906 örnekleme ulaştık. Bu datalar aynı metodoloji ile yapılmış araştırmalardan çekilmiş datalardan oluşmakta.
Şimdi gelin Sn. Oğan’a destek veren seçmenin hem profiline hem de ikinci tura kalması halinde kime oy vereceğine dair soruya verdiği yanıtı inceleyelim.
Sinan Oğan’a oy veren seçmenin profili;
Cinsiyet | |
Yüzde % |
|
Erkek |
68,6 |
Kadın |
31,4 |
Total |
100,0 |
YAŞ GRUBU
|
|
Yüzde % |
|
18-24 |
18,0 |
25-34 |
25,6 |
35-44 |
24,0 |
45-54 |
17,6 |
55-64 |
10,7 |
65 yaş ve üzeri |
4,1 |
Total |
100,0 |
2018 Milletvekili Genel seçiminde hangi partiye oy vermiştiniz? | |
Yüzde % |
|
AK PARTİ |
15,9 |
CHP |
11,2 |
HDP |
1,0 |
MHP |
23,7 |
İYİ PARTİ |
22,5 |
Diğer |
3,1 |
Oy kullanmadım |
15,9 |
Yaşım nedeniyle oy kullanmadım |
6,7 |
Total |
100,0 |
Büyük çoğunluğu çalışma çağındaki erkek seçmenlerden oluşuyor. 2018 seçimleri itibarıyla yaklaşık yarısı MHP ve İyi Parti gibi milliyetçi partilere oy vermiş. İçlerinde AKP ve CHP’ye oy verenlerin oranı birbirine çok yakın.
Bu kitleye sorduğumuz “seçim ikinci tura kalırsa kime oy verirsiniz” sorusunun yanıtları ise şöyle;
S21. Cumhurbaşkanlığı seçiminde aşağıdaki adaylardan hangisine oy vereceksiniz? | |
Yüzde % |
|
Kemal Kılıçdaroğlu |
40,0 |
Recep Tayyip Erdoğan |
22,1 |
Kararsız |
3,4 |
Oy kullanmam |
28,6 |
Cevap yok |
5,9 |
Total |
100,0 |
Oy kullanmayacağını belirten seçmen oranı az değil. Yine oy kullanacağını ifade eden seçmeni ele aldığımızda 3 seçmenden 2’sinin Sayın Kılıçdaroğlu’na 1’inin de Erdoğan’a oy vereceğini anlıyoruz. Bu durum ikinci turda Sayın Kılıçdaroğlu ile Erdoğan arasındaki farkı kapatmaz ama büyük oranda düşürür!
Muhalif seçmende beklentinin yüksek olması nedeniyle ikinci tura kalması bir miktar burukluk yaşattı. Bu burukluk anlaşılır da. Fakat, önümüzdeki sorunun büyüklüğü kadar fırsat da büyük. Ekmelettin İhsanoğlu aday olduğunda ilk turda %45’i görseydi ikinci tura “bitti bu iş” diye bayram havasında gidiyorduk. Türkiye siyasal tarihinin en gerici ittifakının karşısına eşi görülmemiş büyüklükte demokrasi bloğunu koyduk. Erdemine, karakterine, namusuna, insanlığına, vicdanına tereddütsüz kefil olacağımız bir adayımız var.
Evet sorunlarımız büyük. Fakat Cumhuriyetin ikinci yüzyılına dair sorumluluğumuz daha büyük. Amasız, fakatsız sandığa gidip oy vermemiz gerekiyor. Türkan Saylan’ın dediği gibi “hepimizin Cumhuriyete borcu var.”