İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, İstiklal Caddesi bombacısının Kobani’den talimat aldığını söylemişti. “ABD büyükelçisinin taziyesini kabul etmiyorum” diyen ancak Cumhurbaşkanı Erdoğan’la ters düşen Soylu, bu kez saldırı emrinin Münbiç’ten geldiğini söyledi.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda, İçişleri Bakanlığı’nın 2023 yılı bütçesinin görüşmeleri başladı. Komisyon, AK Parti Bingöl Milletvekili Cevdet Yılmaz başkanlığında toplandı.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Bakanlığının yanı sıra Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma Genel Komutanlığı, Sahil Güvenlik Komutanlığı, Göç İdaresi Başkanlığı ile Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının 2023 bütçeleri üzerinde sunum yaptı.
ELLERİNİ SIKMADI
Sözcü’den Veli Toprak’ın haberine göre; Süleyman Soylu, İçişleri Bakanlığı’nın bütçesinin sunumunun yapıldığı komisyonda iktidar milletvekillerinin elini sıktı, muhalefet milletvekillerinin elini sıkmadı.
Soylu, Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu salonuna girince milletvekilleriyle tokalaştı. Ancak muhalefeti yok saydı.
İlk sıradaki İYİ Parti Erzurum Milletvekili Naci Cinisli ile zoraki tokalaşan Bakan, MHP ve AK Parti sıralarına yöneldi. CHP ve İYİ Parti sıralarına yönelmeden kendisine ayrılan bölüme geçti.
Böylece bütçe görüşmelerinde ilk kez bir Bakan, muhalefet milletvekilleri ile tokalaşmadı. Soylu, konuşmasında şunları söyledi:
PKK’YA 2 MİLYAR DOLAR
– ABD Irak’a ve Afganistan’a barış ve demokrasi götürecekti ama arkalarında bıraktıkları sadece yıkım, terör, istikrarsızlık, yıllık 9 bin ton afyon üretimi ve uçak tekerlerinden düşen insanlar oldu. Yıllardır uyguladıkları ambargo ile İran’ı izole ettiler, dünyadan kopardılar.
– ABD, Çin’le olan hesabını Tayvan üzerinden, Balkanlarla olan hesabını Yunanistan üzerinden, Orta Doğu’yla olan hesabını da PKK-PYD üzerinden kurguladı. Terör ve göç başta olmak üzere, kendi ürettikleri sorunlarla dünyayı şekillendirmek istiyorlar. Son üç yılda ABD Senatosundan PKK-PYD’ye 2 milyar dolar yardım yapıldı.
İSTİKLAL SALDIRISI MÜNBİÇ’TEN
– Son 12 ayda 200 terör eylemi güvenlik güçlerimiz tarafından engellenmişken birdenbire son iki ayda Mersin ve İstiklal Caddesi saldırılarının yaşanması Türkiye’yi yeniden küresel istikrarsızlık cenderesine çekme denemesidir. Başta ABD olmak üzere küresel efendiler tarafından verilen mesaj tam bağımsızlık yolculuğundaki Türkiye’nin etrafındaki coğrafyayı istikrara kavuşturma çabalarının engellenmesine yöneliktir.
– İstiklal saldırısı PKK’nın daha önce defalarca gördüğümüz sivil katliamlarından biridir. Mersin saldırısı da İstiklal saldırısı da Münbiç’ten oldu. Münbiç’te de sizin (HDP’lilere dönerek) ağalarınız durmaktadır. Amerika, PYD, PKK durmaktadır. (İstanbul Emniyeti sizi yalanlıyor’ itirazı üzerine) Ömrünüz yalanla geçiyor, utanmadan.
TEK TERÖRİST KALMAYACAK
Bizim terörle mücadelemiz devam ediyor. ABD ve dünyanın diğer sözde efendileri, etrafımızı terörize ettiği sürece bu mücadele devam edecektir ve terörün kaynağı neredeyse, orası kurutulacaktır; sırayla geliyoruz. 29 Ekim 2023’te dağlarımızda bir tek terörist kalmayacaktır.
255 BİN ŞÜPHELİYE YASAL İŞLEM
Terörle mücadele nasıl kırmızı çizgimizse uyuşturucuyla mücadelede aynı şekildedir. Bu dönemde birilerine vergi alma fantezisi kurduracak ölçüde cumhuriyet tarihinin yakalama rekoru kırıldı. 2022 yılının ilk 10 ayında 200 bin operasyonda 255 bin şüpheliye yasal işlem yapıldı. 23 bin 419 narkotik şüphelisi tutuklandı. Uyuşturucu suçlarından hapishanelerde 2016’da 36 bin tutuklu vardı, bugün 119 bin 134 kişi var.
NARKO DEVLET İHANETTİR
Devlete uyuşturucu suçuna ortaklık iftirasını bu aziz millete, siyasete ispat etmeyen namerttir ve müfteridir ve bu iftiranın hesabını verecektir. Dünyada ‘Narco shoplar’ açılırken, uyuşturucu kasabaları kurulurken, hiç bir laboratuvar üretimi olmayan, sıfırdan herhangi bir uyuşturucu üretmeyen bir ülke torbacısından baronuna, kullanıcısından arzına kadar topyekûn bir mücadele ortaya koyarken, sadece uyuşturucuya yönelik 1.102 suç organizasyonu çökertilmişken, 11 bin 312 şüphelisi yakalanmışken ‘Türkiye narko devlet’ deyip kenara çekilmek ayıptır ve ihanettir.
SEÇİMDE KAÇ YABANCI OY KULLANACAK?
– Son dört yıldır Suriyeli sayısı artmıyor, doğan çocuklara rağmen artmıyor. Ülkemizde hâlen geçici koruma statüsünde 3 milyon 595 bin Suriyeli, 319 bin uluslararası koruma statüsünde mülteci yabancı var.
– Hiçbir yabancının seçimlerde oy kullanabilmesi mümkün değildir. İstisnai Türk vatandaşlığı kazananların sayısı da 50 bini Türkmen olmak üzere 219 bin Suriyeli, 110 bin Ahıska Türkü, 10 bin Uygur Türkü ve 41.908 Afgan olmak üzere toplam 381 bin kişidir.
