Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu, seçim öncesi Tele 1 hakkında verilen ve kesinleşmemiş cezaların vergi dairesi yoluyla tahsil edilmeye çalışılmasına tepki gösterdi.
Açıklamada şu görüşler yer aldı:
“Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, RTÜK’ün basın ve düşünceyi ifade özgürlüğüne karşı uygulamalarını kınamaktadır. Günümüzde Türkiye’de tarafsızlığı kanunla yazılı özerk kurumların birçoğunun tamamen siyasi iktidarın görüş ve talepleri doğrultusunda hareket ettiğine, siyasi iktidarı eleştiren, halkın haber alma hakkına sahip çıkan kitle iletişim araçlarının ekonomik yollarla seslerini kısma yoluna gitmeye çalıştıklarına tanık oluyoruz.
6112 Sayılı Kanunun 34. Maddesine göre ‘Radyo, televizyon ve isteğe bağlı yayın hizmetleri sektörünü düzenlemek ve denetlemek amacıyla, idarî ve malî özerkliğe sahip, tarafsız bir kamu tüzel kişiliği niteliğinde Radyo ve Televizyon Üst Kurulu kurulmuştur’. Kanunda yazılı tarafsız bir kamu tüzel kişi ifadesi bugüne kadar ki uygulamalar göz önüne alındığında, karşılığını bulmamıştır.
Ülkenin seçime gittiği bir süreçte daha önce RTÜK’ün Tele1, KRT, Flash TV ve Halk TV’ye verdiği cezaların ardından bu kez yine Tele 1 hakkında verilen ve kesinleşmemiş cezaların vergi dairesi yoluyla tahsil edilmeye çalışıldığı haberleriyle kamuoyu sarsılmıştır.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarında basın siyasi hayatın bekçisi olarak ifade edilmiştir. Basının demokratik toplumdaki öneminin hala kavranamaması ülkemizi karanlığa doğru götürmektedir. Her eleştirinin, her karşıt görüşün şok edici, rahatsız edici ifadenin susturulmaya, cezalandırılmaya çalışıldığı bir ortama demokratik bir ortam diyemeyiz.
Ancak bağımsız bir basın varsa o toplum demokratiktir. İfade özgürlüğünün olmadığı bir ortamda basın özgürlüğünün olmayacağı ve demokrasinin yaşayamayacağı ortadadır. Bağımsız bir idari otorite olması gereken RTÜK’ün verdiği tüm kararları gözden geçirmesinin zamanı gelmiştir. RTÜK bu haliyle tarafsızlığını yitirmiştir.
Tele 1’e son olarak verilen cezaların başlangıçta Anayasa’ya aykırı olduğu, 6112 sayılı Kanun kapsamında yargıdan döneceği ve kesinleşmemiş para cezalarının iptal dahi edilebileceği ortadayken apar topar harekete geçmek ve bu yolla basını susturma gayreti içine girmek asla kabul edilemeyecek ve başarıya da ulaşmayacaktır.
Bu nedenle RTÜK’ü kendi tabi olduğu kanunda yazılı olduğu üzere tarafsız olmaya, bundan böyle kararlarında Anayasa’nın amir hükümlerine, AİHM ve Anayasa Mahkemesi kararlarına ve tüm bunların üstünde çoğulcu demokratik toplum gereklerine uygun bir anlayışla karar almaya davet ediyoruz.”