Köşe Yazarı

Keşke başarılı olsalardı

Abone Ol

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Ülke yangın yeri. Mutfaktaki, sokaktaki, eğitimdeki, yargıdaki yangına ilaveten bir de10 gündür ormanlarımız yanıyor.

Orman yanar. Dünyada da yanıyor. Sorun, ormanın yanmasında değil; sorun, orman yangının çıkmasında yeterli önlem alınmamasında. Ve esas sorun, çıkan yangına gereği gibi müdahale edilmemesinde!

Varlığına muhalif olduğum bu başkanlık iktidarının bu yangında başarılı olmasını istedim.

Orman itfaiyesine sahip olmasını ve yangınlara gereği gibi müdahale etmesini istedim.

Yangın söndürme uçaklarının yangın yerlerine su sortileri yapmasını isterdim.

Hükümetin ilgili bakanlıklarının bir koordinasyon dahilinde acil eylem planları yaparak bu felaket karşısında yerinde ve zamanında etkin müdahalelerde bulunarak yönetmesini isterdim.



Erdoğan’ın gösterişli konvoyla yangın yerlerine gitmemesini isterdim.

Hele o çay atması yok mu?

Otobüsün üzerinden atması yetmediği gibi bir de konvoy halinde giderken vatandaşlara o çay fırlatması yok mu?

Sel felaketinde çay, orman yangınında çay; bu nasıl bir zihniyettir?

Erdoğan’ın ve iktidar camiasının insana ve memleket yangınına bakış tarzları işte bu!

Bunlar ya işin vahametinde değiller ya gücün sarhoşluğunu yaşıyorlar ya da insanları kendilerine muhtaç edilgen bir sürü olarak görüyorlar.

Belki de bunların hepsi!

Keşke böyle olmasaydı da iktidar, yangına gereği gibi müdahale etseydi. Bütün muhalifliğime ve öfkeme rağmen bu iktidarın yangında başarılı olmasını çok istedim.

Keşke bu iktidar orman yangınlarına müdahale edecek araca, gerece, kadroya sahip olsaydı.

Bu iktidar THK’yı ideolojik düşmanlığı sonucunda oluşan körlükle devre dışı bırakmasaydı. Varsayalım ki, THK’dan bir sonuç çıkmıyor. Orman itfaiyesi bünyesine 30-40 adet yangın uçağı almak çok mu zor?

Saray’ın 13 uçağı var. Bunlardan bir veya birkaçını satsan, 30 yangın uçağı alınır. Şimdi ormanlar yanıyor, yangın uçağı yok ve Saray’a amade 13 uçak yatıyor! Akıl alacak gibi değil!

İtibardan taviz verilmez öyle mi?

Saraylar, özel uçaklar, şatafat, yüzlerce araçlık konvoylar vs. Bunlar itibar öyle mi?

Dünyanın en zengini ve saydıklarıma sahip Brunei ülkesini ve sultanlığını bilen var mı?

İnsanının özgür, yarınına güvenle bakan ve refah içinde yaşamadığı bir ülkenin itibarı mı olur?

Bir kısım geri ülkelerin haricinde diğer ülkeler sana vize koymuş. Paran yerlerde sürünüyor. Örneğin Bulgaristan’ın 1 Leva’sı 5 TL. Sonra kalkıp itibardan söz ediliyor!

Bu nasıl bir akıl; akıl alacak gibi değil!

Keşke bu yangında başarılı olsalardı; bunu çok istedim.

Neden mi?

Bu yangınlarda yalnız ağaçlar değil, milyonlarca canlı yandı. Kurtlar, kuşlar, ceylanlar, arılar, bilumum börtü böcek.

Bu yangında ölen insanlar oldu.

Bu yangında inekler, keçiler, koyunlar, tavuklar öldü.

Yangın kuşatmasında kalan ineklerin böğürtüsünü duydunuz mu?

Evler yandı.

İnsanların yardım çığlıklarını, evlerinin ve hayvanlarının yanmasındaki ağlamalarını duydunuz mu?

O acıyı hissetmek yürek dağlarken, o acıyı bizzat yaşayanların yüreklerinin ne hale geldiğini düşünebiliyor musunuz?

O atılan çaylar böyle bir ortamda birer taştır! Kanayan yüreklerin bir de kafaları kırılmıştır!

Yangını söndürmek için her yolu deneyen insanların o dirençli ve zorlu çabalarını gördünüz mü?

Askerlerden niçin yardım istenmedi? Neden kışlalarından çıkmaları yasaklandı?

Bu yangının bilançosu çok ağır!

Keşke iktidar yangına müdahalede başarılı olsaydı.

O zaman daha az alan yanardı. Bu da bir kısım canlıların hayatta kalması demekti. İnsanımız ölmezdi. Ciğerimiz daha az yanardı.

Doğal afetler olur, olacak da!

Ancak iyi yönetilememek var ya; asıl afet budur işte!

Korkunç günlerden geçiyoruz!