Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in Rize İkizdere’de ziyareti sırasında ilçede yaşanan gerginliğe ilişkin değerlendirmelerde bulunan Bahçeli, “Geçen haftaki grup konuşmasında Sayın Cumhurbaşkanını katil Netanyahu’ya benzeten ve siyonizme gülücükler saçan bu şahsın birkaç gün sonra Rize ilçelerini ziyaret ederek olaylara sebebiyet vermesi çok yönlü incelenmeli ve mercek altına alınmalıdır” dedi.
Akşener’in İkizdere ziyareti için “Baştan ayağa olay çıkarmak için planlanmıştır” diyen Bahçeli, şöyle devam etti:
İP başkanının bile bile inadına yapar gibi Rize’ye gitmesi yalnızca düşüncesizlikle, sorumsuzlukla, öngörüsüzlükle izah edilemez. Siyasi hayatı kumpaslarla, yalanlarla, çıkar hesaplarıyla heba olmuş bu şahsın Netanyahu benzetmesinden sonra Rize’ye ziyaretinden anlaşılıyor ki baştan ayağa olay çıkarmak için planlanmıştır. Arkasından haklı tepkilere küstahça tepki göstermesi, etrafındaki çapulcuların vatandaşlarımıza vandalca saldırması ağır provokasyon halidir. Esnaf geziyorum diyenler esnafa tekme tokat musallat olmuştur.
“Surda delik açmak gayesiyle, menfur bir tezgah kurulmuştur
Bahçeli, isim vermeden organize suç örgütü kurmak suçlamasıyla aranan ve yurtdışında bulunan Sedat Peker’in yayımladığı videolara ilişkin de değerlendirmelerde bulundu.
“Herkesi uyarıyorum hedef Türkiye’mizdir. Hedef milli birliktir. Surda delik açmak gayesiyle, menfur bir tezgah kurulmuştur” diyen Bahçeli, “CHP bu pis senaryonun figüranıdır. 6 ay içinde başka bir Türkiye’nin görüleceğini söyleyen Kılıçdaroğlu kaosun bekçisi konumundadır. HDP derseniz Türkiye’nin kalbine hançer sokmak için tetikte beklemektedir” ifadelerini kullandı.
Bahçeli şöyle devam etti:
Oyun büyüktür, oyun kirlidir ve oyun karanlıktır. Çok boyutlu ve çok aktörlüdür. Libya’daki varlığımızın rövanşını almaya çalışıyorlar. Boyun eğmediğimiz için, tamam demediğimiz için, alttan almadığımız için, al bayrağın solmasına müsaade etmediğimiz için deliye dönüyorlar. Allah’ın izniyle Kandil’e Türk bayrağı dikeceğiz ya, işte bunun için çıldırıyorlar. Siyasi taşeronlarına 128 milyar dolar nerede sorusunu sorun dediler, tutmadı. 104 emekli amirale bildiri yayınlattılar hiç kimse yemedi. Kovid-19 salgınıyla mücadeleyi sekteye uğratmak için her yolu deneyin talimatı verdiler, olmadı. Cumhur ittifakını karalayın, Türkiye’yi kötüleyin, ekonomiye kötümserliğin tüneline sokun diye işbirlikçilerine tembihte bulundular. Küçük bir azınlık haricinde inanan çıkmadı.
“Hiç kimse İçişleri Bakanı’nın boynuna tasma geçiremeyecek”
Sedat Peker’in Bakan Soylu ile ilgili iddialarına da tepki gösteren Bahçeli şunları kaydetti:
Ülkemizin haysiyetini iki paralığa düşürmek için konuşan ve konuşturanlar, iki dünyada bunun hesabını vereceklerdir. Bundan kaçış imkansızdır. Hiç kimse Türkiye Cumhuriyeti İçişleri Bakanı’nın boynuna tasma geçiremeyecek. Buna da hiçbir alçağın gücü ve nefesi yetmeyecek. Hükümetin, TSK’nın ve İçişleri Bakanı’nın yalnız olmadığını özellikle ifade ediyorum. Konu devletimizin saygınlığıdır. Herkes yerini yurdunu bilmek zorundadır. Herkes ağzından çıkanlara dikkat etmekle mükelleftir. Türkiye’nin gündemi video kayıtlarıyla rehin alınamaz. Sosyal medya iftiralarıyla ele geçirilemez.
Sedat Peker’in eski Başbakan Binali Yıldırım’ın oğlu Erkan Yıldırım’a yönelik “uyuşturucu kaçakçısı” iddialarına da tepki gösteren Bahçeli, “TBMM Başkanlığı görevini üstlenmiş, ilaveten son başbakan unvanı taşıyan Sayın Binali Yıldırım’ı evladıyla birlikte töhmet altında bırakmak, uyuşturucu ticaretiyle ilişkilendirmek tek kelimeyle müfteriliktir. Bu meselede tarafsız kalmak, üç maymunu oynamak Türkiye’ye kast etmek için kullanılan çevrelere destek vermektir. Bu meselede tarafsız kalmak, köhne köhne tribünde oturup üç maymunu oynamak Türkiye’ye kast etmek için kullanılan ve kiralanan çevrelere destek vermektir. Buna da vatan ve millet sevgisiyle bezenmiş hiç kimsenin hakkı yoktur” dedi.