CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Diyarbakır ziyaretinin ikinci gününde canlı yayında açıklamalarda bulundu. “Kürt sorununun çözümü için beş temel ilkemiz var” diyen Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından satır başları şöyle:
– Güçlendirilmiş parlamenter sistemi yapalım derken, önerirken de temel noktamız adaletti. Adalet milletin iradesi olmalı.
– Eğer milletin iradesiyle belediye başkanları seçilmişse görevden alınıp yerine kayyum atanmamalı. Siyasi partiler kapatılmamalı, siyasi partiler demokrasinin vazgeçilmez unsurlarıdır.
– Yargıtay’da tek bir karara bile imza atmayan bir kişinin Anayasa Mahkemesi üyeliğine atanması hukuk tarihimiz açısından yüz kızartıcı bir olaydır, kara bir lekedir. Lekeye sahip çıkanlar var bu ülkede. Buna en sert tepkiyi biz gösteriyoruz. Söylemeye de devam edeceğiz. Anayasa Mahkemesi birilerinin babalarının çiftliği değildir.
KAYYUM’A KARŞIYIZ
– Seçimle gelen seçimle gider. Seçimleri millet iradesi tecelli etsin diye yapıyoruz. Belediye başkanını görevden alıyorsunuz, yerine kayyum atıyorsunuz. Sonra demokrasiden söz ediyorlar. Buna da karşıyız. Kayyum ilkesine karşıyız.
– Ne demek OHAL? Düşüncelerini ifade etti diye yüzlerce barış akademisyeni kapının önüne konuldu. Barış akademisyenleri ne yaptı? Ellerine silah alıp dağa mı çıktılar?
– Seçim barajı yüzde 10, bu 12 Eylül darbesinin ürünü. Adil bir oranı değil. Dünyanın hiçbir yerinde uygulanmıyor. Yüzde üç olsun dedik. Yüzde üç oy olan bir partinin milletvekilinin parlamentoda olması demokrasiyi güçlendirir.
– AİHM kararları kesinlikle uygulanacak. Uygulamayanlar hakkında ne gerekiyorsa yapılacak. İnsan Hakları ve Eşitlik Komisyonu kurmaya karar verdik. Eşitliğin olmadığı yerde insan hakları mı olur?
BUNLAR ERDOĞAN’IN OLİGARKLARI
– Beşli çete var, ama söz verdim. Beşli çetenin sadece Türkiye’deki elde ettiği haksız kazançları değil, kaçırıp Londra’ya götürdüğü paraları da Türkiye’ye getireceğiz. Kim kul hakkı yediyse hesabını sormak zorundayım. Bunlar Erdoğan’ın oligarkları. İktidar partisini de finansal olarak destekleyen temel grup bu grup.
TOPLUMUN KUCAKLAŞMAYA İHTİYACI VAR
– Helalleşme dediğim zaman “Adam bu kadar devleti soydu, gel helalleşelim diyorsun. Nasıl helalleşeceğim?” diyenler oldu. Helalleşme, gücü elinde tutanın yaptığı haksızlıkları kabullenip onunla helalleşmek demektir. Roboski’de gençler öldürülürken bir hata var. O zaman bizim bu hatayla yüzleşmemiz, varsa telafi etmemiz lazım. En azından ailelerinden özür dilememiz lazım.
– Toplumun kucaklaşmaya ihtiyacı var. Eğer ülkeye huzuru, barışı getireceksek kucaklaşmaya ihtiyacımız var. Hatalarımızı görmemiz lazım, yüzleşmemiz lazım. Varsa çıkıp özür dilememiz lazım. Diyarbakır hapishanelerinde işkence gören beş kişiyle görüştüm. Anlatırken gözyaşlarını tutamadılar. Siz bunlarla nasıl helalleşeceksiniz? Yaptığınız hatayı görüyorsunuz, o zaman oturup yüzleşeceksiniz. Bunu yapmazsanız toplumsal barışı sağlayamazsınız.
KÜRT SORUNUNUN ÇÖZÜMÜ İÇİN 5 TEMEL İLKE
Kürt sorununun çözümü için beş temel ilkemiz var:
- Birincisi sorunun nerede çözüleceğine karar vermemiz. Sorun TBMM’de çözülür. Bunu en başından beri söyledim. Sorunun nasıl çözüleceğine dair Sayın Erdoğan’a mektup da gönderdim.
- İkincisi sorunu çözmesi gereken insanın samimi ve dürüst olması lazım.
- Üçüncüsü gizli kişisel bir ajandası olmayacak.
- Dördüncüsü millete açıklamayacağı anlaşmalara girmeyecek.
- Beşincisi de süreç devam ederken hem parlamentonun hem milletin bilgilendirilmesi gerekiyor.
Bizim görüşümüz bu.