Soylu’dan Kılıçdaroğlu’na DNA yanıtı: “Parmak izleri ile yapılan çalışmada bir tanesinde eşleşme çıktı”

süleyman soylu
Abone Ol

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Mersin’deki polisevi saldırısıyla ilgili CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun sözlerine yanıt veren İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, teşhis ile ilgili 3 somut neden listeledi: “Teröristi taşıyan taksici teşhisini yaptı. Parmak izleri ile yapılan çalışmada bir tanesinde eşleşme çıktı. Yıllarca terör örgütünde birlikte olduğu örgüt mensubu teşhisini yaptı.” Soylu açıklamasının geri kalanında CHP ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu terörle ilişkilendirici ithamlarda bulundu.

thumbnail
İlgili Haber
Kılıçdaroğlu: “Erdoğan ve yaveri fotoroman Süleyman… Öldürülen teröristin DNA raporuna rağmen, tam 2 gündür yalan söylediniz”

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, sosyal medya hesabından Mersin’de polisevine saldırı düzenleyenlerle ilgili Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ile İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya ‘DNA raporunu açıklayın’ çağrısında bulunmuştu. Kılıçdaroğlu, paylaşımlarında şunları belirtmişti:

İki gündür kirli propaganda yürüten Erdoğan ve yaveri fotoroman Süleyman… Öldürülen teröristin DNA raporuna rağmen, tam 2 gündür yalan söylediniz, havuz medyanız manşetler attı. Oysa ben ne dolaplar çevirdiğinizi iki gündür biliyorum. Bile bile yalan söylediniz.

Şimdi çıkın ve teröriste ait DNA raporunu açıklayın, bu millet bir kez ağzınızdan doğru bir şey duysun. Başsavcıya dosyaya el koyun dediniz. Başsavcıya sesleniyorum, o dosyayı gizlemeye çalışma, biliyoruz gerçekleri… Utanmıyor musunuz!

Soylu’dan DNA açıklaması

Kılıçdaroğlu’nun paylaşımlarına yanıt veren İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, DNA konusunda açıklama yaptı. Sosyal medya hesabından mesajlar paylaşan Bakan Soylu, şunları söyledi:

“Kılıçdaroğlu; iki gün PKK’nın ipini bekledin. Bizi yine şaşırtmadın. Sizin bu devletle bir meseleniz var. Yapılan saldırıyı ilk önce adamların DEAŞ’a yıktı.



Tutmayınca adamların ‘cinnet geçiren bir kadın Polis’ yalanına sarıldı. Derdiniz, ortağınız PKK’yı kurtarmak… Saldırıyı PKK yaptığı belli olup, devletin yargının tespitlerine rağmen teröristleri gazeteci kılığına sokup Türkiye’ye ‘en büyük gazeteci cezaevi’ iftirasıyla teröristleri aklaman ortaya çıkınca PKK açıklamasına sığınacak zavallısın.

1- Teröristi taşıyan taksici teşhisini yaptı.

2- Yıllarca terör örgütünde birlikte olduğu örgüt mensubu sözde ölümsüzler taburunda sabotajcı eğitimi alıp Türkiye’de eylem yapmak üzere görevlendirildiğini belirtip hemen teşhisini yaptı.

3- Hoşuna gitmeyecek ama parmak izleri ile yapılan çalışmada bir tanesinde eşleşme çıktı.

4- Kurtarıcın PKK’nın açıklamasındaki teröristlerle ilgili tüm detaylara da çalışılıyor.

5-PKK’nın açıklamasını referans alıp kabul ettiği teröristlerle ilgili henüz sonucu çıkmamış raporların üzerinden terör örgütünü ve utanılacak parti raporunu korumaya alıyorsun.

Yani terör örgütünün tespiti imkansız Suriyeli isim verip, ‘Zozan arkadaşımızın (yani Dilşah Ercan) bu olayla herhangi bir ilgisi yoktur, görevinin başındadır.’ demesine sığınmaktan bile utanmıyorsun. 6’lı masada sıkıştın, PKK’ya sığındın, yazıklar olsun…

Şimdi ana fikriniz ne? Ne demiş oldunuz… PKK’nın gazetecilerini savunmak yetmedi, bir de PKK’nın basın sözcülüğüne mi soyundunuz? ‘Görevinin başında’ dedikleri, görev ne? Madem PKK adına konuşuyorsunuz, bunu da siz açıklamalısınız…”

Bu Yazıya Tepki Ver


E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir