Köşe Yazarı

Eğ, Bük, Eğit, Eğilt! Eğitimin Eğiltimi, Eğiltimin Eğitimi İşi Üzerine Eğri Büğrü Tespitler!(!)

Abone Ol

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Dil ve kültür, toplumların veya devletlerin ruhunu, karakterini ortaya koymaktadır.

İngilizcede Eğitim, “education” ile ifade edilmekte. Anlamı, içerdekini dışarı çıkarma” yani bilginin dışarı çıkarılması, yayılması, özgürce sunulmasıdır.

Türkçede Eğitim, “eğitim” terimi ile ifade edilmekte, bu da, eğmek, bükmek işinin fiilen yapılması işi, yani yönetmek, yönlendirmek, terbiye etmek, had bildirmek anlamları da var.

Peki hangi toplum haddini biliyor ve ahlaklı, hangi toplum hadsiz ve ahlaksız, yolsuzluk dolandırıcılık fiillerini resmi olarak işliyor ve ses çıkarmıyor cevabı siz verin.

KELİMELER / SÖZCÜKLER bizim aynanızdır.

Ne demek istediğimiz işin başı eğitim teriminden geliyor.



Eğitiliyor muyuz, eğiLtiliyor muyuz.

Etymology of ‘educe’ word:

educe; 3rd person present: educes; past tense: educed; past participle: educed; gerund or present participle: educing

bring out or develop (something latent or potential).

Yazımı istişare amaçlı gönderdiğim bir okurumdan öneri geldi, Eğitim aslında aymak.. Türkçe kökü, ayıtmak… eyitmek.. ayık olmak gibi.. sözcüklerden geliyor, eğitim, aydınlatmak sözüne dayanıyor diye yazmış. Katkısı için çok çok teşekkür ederim. Ama cevabımız:

Hayır efendim. O zaman bakanlığın adını değiştirsinler, temel sözcüğü, “eğitim” yerine, “ayıltım” yapsınlar. Bakanlığın adını da “Ulusal Ayıltım Bakanlığı” desinler. Böylece, yurdum insanlarını kimsecikler bayıltamasın.

MEB DE TALİM TERBİYE KURULU muz bile var.

Bu kurul, temel olarak MEB kitapları yayınlar. Bunun adı bile TERBİYE. Bu kadar terbiyeli bir kurulu olan eğitimden niye bu karar çok terbiyesizce dolandırıcılar, hukuk tanımazlar çıkar siz düşünün.

Yarım yüzyıldır, bir kurulun adını bile “Yayınlar ve Dokümantasyonlar Kurulu” olarak değiştiremeyecek kadar güçlü eğitilmişiz.((((😡😡😡 de ondan.

O zaman şöyle bir serzenişte bulunsak; “Eğitile eğitile, eğiltildik”

Peki, ey yükselen yeni nesil, siz ne ayaksınız bakayım. Ey yükselen yeni neslin eğitimcileri öğretmenleri, “Yeni nesil sizin eseriniz olacaktır.”

Peki, sevgili eğitimciler, siz kimin eserisiniz. Talim Terbiye Kurulunun uydum kalabalığa mantığıyla ve skolastik düşünceyle yürütmeye devam ettiği, ülkedeki akademisyenlere çağrıda bile bulunmadan, ihaleyi alanın bir keyifle hazırladığı ders kitaplarının eseri misiniz. Yani ben de kendimi içine sokayım. Eseri miyiz?

Evet. O halde sorarım. Adının, Eğitim Yayınları ve Dokümantasyonları Kurulu” olması gereken kurulun, ihaleyi alan veya inisiyatifle hazırlanmasını isteyen iradenin, bu kitapları daha sağlıklı özgür ve özgün hazırlanması için, neden YURDUMUN ÜNİVERSİTELERİNDEKİ ÖĞRETİM ÜYELERİNDEN yardım istemiyorsunuz.

Neden bunu bakanlığın sitesinden “…………….” kitabı için katkı sunmak isteyenler diye bir bölüm açmıyorsunuz.

Neden bana veya herhangi bildiğim tanıdığım bir arkadaşıma, çeyrek yüzyıllık bir eğitimci olmama rağmen bir Allah’ın kulu gelip te böyle bir yardım istemedi veya e-posta göndermedi, soruyorum, cevap arıyorum. Umarım bu çağrımı MEB den bir yetkili görür de bir açıklama yapar.

Ben de bu açıklamayı zevkle buradan yaparım. Açıklamayı gerekirse TEKZİP olarak yayınlarım. Yeter ki, MUASIR MEDENİYET SEVİYESİNİN ÜSTÜNDE olması gereken yurdumun EĞİTİM bakanlığı bir mm. dahi olsun ileri gitsin.

Düşünelim, idrak edelim, paylaşalım. Yönetişerek yönetelim, daha iyiye gidelim.

Var mısınız?