Giriş : Bundan 6-7 yıl önce yine bir “yeni anayasa” tartışması gündemdeyken, Sevan Nişanyan, Ali Nesin, Edip Yüksel gibi isimlerle Facebook ve mail üzerinden yaptığımız yorumlaşma ve tartışmaları bir metinde toplamış, kitaplaştırmaya niyet etmiştim. “Ütopya” kelimesinin Türkçe karşılığı olarak uydurduğum “Yokistan” başlığını taşıyan kitap -neyse ki- hiç yayımlanmadı. Aradan geçen süre zarfında, bu adamlar yarın devrilir de birileri gelir “ne yapalım şimdi?” sorar diye ana metni ve savunma tezlerini zaman zaman güncelledim. Birkaç hafta boyunca bölüm bölüm bu sayfada yayınlayacağım. İtiraz ve düşüncelerinizi [email protected] adresine iletebilirsiniz.
***
Geçen haftadan devam:
Ceza Kanunları ve Temel Haklar
Temel prensip olarak; kişilerin sonucu sadece kendisine zarar veren / verebilecek her türlü eylemi suç olmaktan çıkartılmalıdır. (Uyuşturucu madde kullanımı, sigara ve alkol kullanımı vb.)
İşlenen suçların doğrudan ya da dolaylı olarak hedefi veya mağduru çocuklar, zihinsel ve bedensel engelliler, hayvanlar gibi kendilerini koruma konusunda kısıtlı, başkaları ve otorite tarafından özel olarak korunmaya muhtaç kesimler olduğunda özel olarak ağırlaştırıcı tedbirler uygulanır.
Ceza Kanunu, asıl amacın suçluyu esaret altına almak değil, zararı tazmin etmek, zarar vereni rehabilite ederek topluma kazandırmak ve benzer suçların işlenmesini caydırarak önlemek olacağı şekilde silbaştan düzenlenecektir.
Uzun ve sonuçsuz hapis cezaları yerine, toplum yararına çalışma, eğitim ve rehabilitasyon programlarına katılma, maddi ve manevi olarak zararı yerine koyma cezaları getirilmelidir.
Toplum önünde açıkça özür ve pişmanlık beyanı ile af dileme, suçun manevi tazmini yollarından biri olarak uygulanacaktır.
Devlet otoritesinin amacı, işlenen suçun failini cezalandırmak ve intikam duygusunu tatmin etmek değil, suçun hiç işlenmemesini, bu sayede kimsenin zarar görmemesini sağlamak olmalıdır.